Bu sitedeki yazıların çoğunu okumuşumdur muhtemelen. Yapılan çoğu şeyi denemişimdir. Son birkaç zamandır en yakınlarımdan biri bana psikolojik rahatsızlığım olduğuna dair koyu harflerle bir haykırış yaptı... Borderline (Sınırlarda Kişilik bozukluğu)... Araştırdım Çokça... Belirtilerin çoğu bana uygun göründü... Acaba ağız kokusunun oluşturduğu psikolojik rahatsızlık, ruhumdaki bir çok dengeyi bozduda ben bu durumamı geldim! Yoksa gerçekten psikolojik bir rahatsızlığım vermıydı acaba! Ağız kokusu olmasa da borderline hastalığı varmıydı bende! Merak ettiğim şudur ki, psikolojik durumumuz ile ilgili durumları da paylaşalım ki ortak noktada ne kadar buluşuyoruz! Diyelim ki bir mucize gerçekleşti ve ağız kokusundan kurtulduk. Hayata Kaldığımız yerden devam edebilecekmiyiz! Yoksa Yardıma ihtiyacımız varmı! Eminim ki bu rahatsızlığın mağdur ettiği insan sayısı, özürlü insan sayısı ile aynı orantıda. Devletin bu konuya el atması için bireyler yapması nasıl sağlanabilir. Mesela sayfa yöneticisine ve burdaki dostlara bir önerim var. Sayfa yöneticisi bir sanal bir imza kampanyası başlatsın ve sağlık başkanlığına bir Çağrı yapsın. Sağlık bakanlığı hiçbir şarta bağlı kalmadan bu konudan muzdarip olanlara özel bir sağlık hizmeti alt yapısı oluştursun. Gerekli birimleri kursun ve tedavi yolu oluştursun. Tedavi için gerekli laboratuvar çalışmaları yapsın. Olaki sorun çözümü elde edilirse tedavi sonrası psikolojik destek programı oluşturulsun... Şu an ki ruh hâlimle böyle bir tavsiyede bulunuyorum. Dahada geliştirilebilinir tabi. Yazdıklarımı bir taslak olarak düşünebiliriz. Birşeyler yapılması gerekir.., çünkü ben hiç iyi durumda Değilim... Inancım Gereği intihar edemiyorum. Ve intihar meyilliyim. Suriye'ye gönüllü asker olarak gitmeyi kafamdan geçiriyorum şu an. (Ölmeyi bu kadar isterken mermi rota değiştirir muhtemelen) o da ayrı bir konu tabi. Eminim burdaki bir çok kişinin birçok trajik/trajikomik hikayesi vardır. Ben bir örnek vericem. Boğaz köprüsü gişelerden çıktım polis çevirdi. Ehliyet ruhsat klişesi yaptı, alkol var mı dedi. Yok dedim. Hoh yapın dedi burun buruna geldik. Ruh halim ve Özgüven seviyemden dolayı bişey diyemedim. Hoh yapmak zorunda kaldım. Adamın yüz ifadesini varın siz hayal edin. Bir Sürü trajik hikaye işte... Herkesi, bu duruma bir çözüm bulunması için birleşime davet ediyorum arkadaşlar. Yok mudur aklı bize yetecek bir doktor... Bu kadar imkansızmıdır bu derdin devası... Çağın hastalığı bu değildir bu olmamalıdır. Bunun bir çözümü muhakkak vardır. Güzel ülkemizde bu basit Hastalığı'n mağdur ettiği milyon tane özgüvenini kaybetmiş, yuva kuramamış, kurduğu yuvayı ayakta tutamamış bir Sürü insan evladı var. Yazıktır günahtır. Hayatın yedeği yok ki... Admin yönetici üyeler bişeyler yapamıyorsak sorumlulara yaptıralım... Lütfen yeter artık... Biz de insanız... Insan olmak bizimde hakkımız... Insan olmamıza yardım edilsin... Bu basit durumun oluşturduğu mağduriyet basite alınmayacak kadar Mühim bir meseledir arkadaşlar... Yazmak istediğim çok şey var ama dayanamıyorum şu an ve kısa kesiyorum... Uygun olunca aklımdaki birçok şeyi paylaşmak istiyorum. Işin psikolojik boyutu buz Dağı'nın Görünmeyen kısmı aslında...

burdaki hiç bir insanın psikolojisinin sağlam kaldığına inanmıyorum çünkü ben çok hastalandığımda bile hasta değilmiş gibi yaparım yada hastalıklarlarımla dalga geçerek atlatmayı tercih ederim. hatta içimden sorun sende değil diğer insanlarda falan dediğim olur ama hiç bi şekilde karşınızdaki insan nefesinizden rahatsız olması sizin kötü hissetmenizi engellemiyor.bence hastalığın geçmesinden sonra herkesin hemen olmasada yavaş yavaş kendine geleceğini ve eski haline döneceğinden eminim.burda bende dahil ne hissetiiğini tam anlamıyla anlatamayacaktır ki yaşadığımız herşeyi hepimiz aynı sorunu paylaştığımız için zaten biliyoruz. keşke üyeler arasında bir psikologta olsaydı ve en azından o bişeyler önerebilseydi.hiç birimiz bu sorun geçmeden mutlu olmayı beklemesin gerçekçi olmakta fayda var evet böyle bir sorunumuz var ve evet çok kötü hissediyoruz. ama şunu düşünün yıllardır süren bu hastalık yüzünden umudunuzu kaybetmek bize hiç yayarı olmayacaktır. ben zamanınımın çoğunu bu yüzden evde geçirmeyi tercih ediyorum.açıkçası psikoloğa gitmeye bile utanıyorum.insanlar sizi anlamazlar çünkü nefesler tertemiz olduğu için ne kadar şanslı olduklarını bile farketmiyorlar. şöyle düşünün yakınlarınızdan birinin aynı problemi olsayydı ve sizde hiç bir zaman böyle bir sorun yaşamamış olsaydınız.karınızdaki insana nasıl davranırdınız ve ne önerirdiniz hatta kendinizi bi psikolog gibi görün onun hakkında ne düşündüğümnüzü ve nasıl davranmasını istediğinizi falan yazın. hiç birşeyin çözüömü intihar değildir arkadaşlar.intihar kötü nefes kokunuzu geçirmez.

Ben bu sıkıntı yüzünden her saniye sadece %50 düşünceyle günlük işlere odaklanabiliyorum. Bunun dışında her an düşünüyorum. Nasıl nasıl nasıl..

Ama kusura bakmayın da siz kendinizi Avrupada filan yaşıyor sandınız sanırım. hadi böyle bir bölüm açıldı diyelim. orda çalışacak doktor size daha önce saçma sapan muamele eden doktordan çok mu farklı olacak sanıyorsunuz. mentalitesini çok iyi kavradığım bu doktorların karşısına bu şekilde asla çıkmam ben. Üstelik Murat Hocamın dediği gibi fişleniriz resmen. Çok aşağılacıyı bir ortam olacağından da eminim.

Ülke sağlık sorunlarının en alt basamağındayız, kanser hastası bile istediği ilgiyi yardımı göremiyor. gerçekçi düşünmek gerek.

İşini ve hastasını ciddiye alan doktor zaten kimsenin yönlendirmesine bölüm açmasına ihtiyaç duymuyor gayet elinden geleni yapıyor. Beni ameliyat eden doktor dinlemesini bilen biriydi. Sorularıma cevap verirdi. Bilmediği birşey olursa bu konuda bilgim yok diyebilecek kadar da aydındı. Onlarca doktora gittim. Sadece biri öyleydi. Çok ümitlenmeyin bu tür şeylerden.

Burada yapılabilecek şey bu işe gerçekten emek veren Murat Hocam başta olmak üzere (2 cihanda Allah razı olsun kendisinden) doktorlara konuyla ilgili imkanların ve tedariklerin sunulması/izin verilmesi ile olur. Avrupa'da yapılan tedavilere burada izin verilmesi ile..

Onca kbb doktorundan sonra çaresizce mide doktoruna gitmiştim. Sorular sordum, hastalık hastası olursun dedi bana. Baktı genç sağlıklı biri. ne sorunum olacak. muayene kağıdıma psikolojik bir rahatsızlık yazmıştı. Özel hastanenin yaşça epey büyük görmüş geçirmiş doktoru.

Medet umduğunuz dağlar o kadar da büyük değil yani.

Akyıldız kardesimiz soylenmesi gerekenleri,duygularımızı,acılarımızı,kısaca yasadıklarımızı dile getirmiş.Tesekkur ederim kendi adım.
Ama Murat Hocam da problemimiz konusundaki duyarsızlıgı dile getirmiş.Keske agız kokusuna ozel bir brans olsa!
Ben burdaki herkesin yazdıklarına da katılıyorum.Her kimki bu sorunumuza egilir,iste bende onu desteklerim.
Ama elimizde yapabilecegimiz birsey varmı? Bilemiyorum,ama suan yok gibi gorunuyor. Ben yeteri kadar iyilesmis bir kardesiniz olarak sizinle birlikte olmak icin elimden geleni yapıcam.Yeni bir sey ogrenirsem hemen sizinle paylasıcam.Murat Hocamında dedigi gibi bi ara yuzyuze bulusup tanısmak lazım.Cunku buna hepimizin ihtiyacı var. Tamamen iyileşsem dahi,sizin icin bunu yapmaya hazırım.Bilmenizi istedim.Şifalar diliyorum

murat hocam Allah sizden razı olsun gerçekten.hakkınız ödenmez.mahoni abi istanbula gelirsem görüşmek isterim seninle.olur da gelecek olursam özelden yazarım zaten.ama keşke bu forumda sizin gibi yüz yüze görüşmeye sıcak bakanların sayısı artsa....

Sahsen Borderline ve benzeri tanimlarin farmakoloji lobilerinin uydurmasi oldugunu düsünüyorum. Her mutsuzlugu kategorize edip, sunu düsünürsen su sendromdur, bunu yaparsan bu sendromdur diye diye hastalik ve o hastaliga güya uygun ilaclari piyasaya sürüyorlar. Su bir gercek,evet, cogumuzun ruh hali muhtemelen uzun bir süreden beri bozuk. Ama gercekci düsündügünde.boderline'a kadar gitmeye gerek yok. Halimiz yasamak isteyen,ama muhtemelen elinde olmayarak.istedigi gibi yasayamayan,hayata baliklama atlayamayan, ice dönük,hassas,utanmaktan yipranmis ve yorulmus, bu sorundan dolayi bazi basarisizliklara imzasini atmis, hatta caresizlikten belki bir dönem ölmeyi dahi olanak olarak görmüs insanlariz. Buradayiz, üzgünüz,bazen mutlu da olabiliyoruz,hatta forumda yazilanlarin benim yasadiklarimla ne kadar benzedigini farkettigimde ve trajikomik yanlarini ifade eden arkadaslarin yazilarina katila.katila güldügüm oluyor..Bir nevi kader birligi,tanismasak da..Yani sorun ve sorunun sonuclari hep realitede. Derin psikolojik nedenlere dalmaya verek yok. Halimiz yaman ama pes.etmiyoruz. Bikkiniz, ama umudumuzu yitirmiyoruz. Bilmem,belki haftaya cok.kötü bir bunalima girerim yine, her seyi sorgularim, pes etmeye yaklasirim..Ama.durumumuz bu,biraz dengesiz olmamiz normal.degil mi?Kapali kutu gibi yasiyorsun rahatsizlik vermemek icin,oysa belki disariya cikip arkadaslarla muhabbet etmek istedigin oluyor,yeni insanlarla tanismak.istedigin..Ama sonucun ne olacagini bildigin icin oldugun yerde kaliyoraun..Yani demem o ki,sorunumuz cok somut ve zor,muamma haline getirip bir de psikolojik sorunlar yaratmayalim,zaten psikolojik sorunlarin mevcut ve anlasilir olanlari yeterince agir.

Selamlar

Orjinalini yazan: kimki Allah askina,üc dört farkli alandaki doktor birlesse, hepsi hizli bir sekilde agiz kokusuyla alakali olan kontrolleri ve analizleri yapsa,yani bilimsel acidan ne gerekliyse, ve bir sonuca vardirsa,bizler doktor doktor gezmekten,ciddiye alinmamaktan veya yanlis tedavilere ve bulgulara maruz kalmadan sorunun ne oldugunu anlayabilsek olmaz mi?! Böyle bir yer olsa,yani halitosis konusunu genis acidan ele alan bir uzman agi,hemen gitmeye hazir olurum. Düsünsenize, Türkiyede bu sorunla ugrasan ne kadar insan var,hepsi gelir ve parasini da öder...Üc yoldan gerekli gereksiz yere para harcayacagima,sonuc elde edemeyecegimw,bir yere gider,gerekli tüm kontrolleri yaptiririm daha iyi. Neden bir Dis hekimi,BB hekimi,ic hastaliklari hekimi ve gastroenterolog birlesip sorunu cözmüyor?Bir de analizleri yapacak olan bir laboratuvar olsa anlasilmayan bir sey kalmaz ve biz de halimizden anlayacak olan hekimler tarafindan tedavi edilecegimizden emin oluruz. NEDEN? Böyle bir yerin acilmasi icin aramizdan birilerinin son noktaya varmasi mi gerekiyor?

Yıllar önce ben böyle bir hizmet vermek istedim. Ağız kokusu kliniği adı altında bir klinik açayım kbb, radyolog, psikiyatrist, biyokimya istihdam edeyim istedim. Bir mekan satın aldım. Apartman yöneticisi ile bu katın klinik olması konusunda apartmandan izin bile çıkarttım.

Bu anlamda ruhsatlandırma ve isimlendirme yapmak üzere sağlık müdürlüğüne müracaat ettim. yasak olduğunu öğrendim. Diş polikliniği ve diş tedavi merkezi dışında sağlık kuruluşu açamıyoruz.

Türk diş hekimleri birliğine haklarımı savunması için mürcaat ettim. Ağız kokusu tedavi merkezi, kurumu, kliniği, açamazsınız dediler.

Yaptığım müracaat dilekçeleri ve kurumlardan aldığım olumsuz yanıtları dosyamda saklıyorum.

Yani yasal olarak böyle bir merkez açılamıyor.

Ama bu gün diş hekimleri botoks ve prp uygulayabiliyorlar. Üfürükçüler muska yazıp kanser tedavisi yapmak üzere ofis açabiliyor. Öte yandan diş hekimi ağız kokusu teşhis merkezi açamıyor.

Büyük bir hastahanenin içine monte olayım diye görüşme yaptım. Bir hastahanenin biyokimya, radyolojisini ve ilgili hekimlerini ortaklaşarak bana bir muayene odası verilmesini istedim. hastahane yönetimi kabul etti. Ağız kokusu teşhis birimi adı altında bir bölüm oluşturmaya razı oldu.

Adana diş hekimleri odası bu yasal değildir dedi. Hakkınızda şikayet olursa yasal işlem başlatırız dedi. Bir hekim her iki kurumda birden çalışamaz dedi. Ya muayenehaneni kapatacaksın veya hastahaneye gidemezsin dedi.

Yorum yapmadım, yorumu okuyana bırakıyorum
-M

Acikcasi denecek bir sey kalmiyor. Inanilmaz ve cok üzücü...

Emeginiz icin tesekkür ederim hocam,hepimiz adina.

Yok etmek ucuz ve birkerelik saklamak ise devamli ve cok para getirili dunyada sakiza gargara macuna verilen para billion dollars