Allah'ıma şükürler olsun kurtuldum sonunda.

Çözüm: SODYUM BİKARBONAT

Gümüş suyunu araştırırken bir sitedeki videolar ilgimi çekti. Videolar; belgesel tadında hazırlanmış ve kanserin çözümünü bulan bazı kimselerin ki; bazıları doktordular, başlarından geçen hikayeleri anlatıyordu. Çok ilginç ki bu doktorlar; bütün elimizdeki verileri göstermeye hazırız, istediğiniz testleri yapalım, tomografi vs. her şeyi sunabiliriz size, işte sizin ölür diye eve gönderdiğiniz hastaları biz iyi ettik demelerine rağmen bir takım gruplar bunları susturup, kamuoyu önünde itibarsızlaştırma harekatına başlayıp en sonunda hayattan bezdirerek bir köşeye sinmelerini sağlıyorlardı.

Her neyse gelelim asıl konuya ağız kokum nasıl geçti.

Şifayı sodyum bikarbonatta buldum. (Yukarıda anlattığım doktorlardan sadece bir tanesi karbonatı kullanıyordu diğerlerinin kanser tedavileri farklıydı yani karbonat kesin kanseri tedavi eder gibi bir şey demiyorum yanlış anlaşılma olmasın.)

Şimdi olayı kısaca özetleyim;
Kokuya neden olan şey nedir?
Bakteriler. Dil arkasına yerleşen şeyler anaerob bakteriler.

Yani ne demek?
Oksijensiz ortamda yaşayan çoğalan koloni kuran bakteriler.

Peki biz flagly yada nidazol kullandığımızda neden geçiyor bu bakteriler?

Çünkü; o bakterileri antibiyotik yok ediyor.

Peki bıraktıktan en geç 1-2 gün sonra neden tekrar oluşuyor?

Çünkü biz ekolojiyi değiştirmiyoruz! Düşmanın lojistik desteğini kesemedikten sonra "öldürsekte" yeni birlikler üstümüze gelir de gelir.

Peki neden ameliyatlar, haplar, testler vs. şeyler fayda vermiyor yada kısa süre sonra etkisi geçiyor?

Çünkü ortam aynı ortam.

Nasıl bir ortam?
ASİDİK bir ortam.

Bu asidik ortamı ne yapmamız gerekiyor?
Alkali yapmamız gerekiyor.

Peki ortamı alkali yaptığımızda ne oluyor?
Hayatımızı kabusa çeviren bakteriler oksijensiz ortamdan oksijenli ortama geçtiği için geberip gidiyor!


İşte bütün mesele bu! Bakteriye o kadar kafayı taktık ki, o bakterinin neden oluştuğuna kafa yoramadık.

Tedavi süreci kesinlikle disiplin gerektiriyor. Yemeklerden önce yarım saat önce su içeceksiniz, yemeklerden sonra ise 2 saat boyunca su içmeyeceksiniz. Bunu yapmazsanız karbonatlı su bir halta yaramaz söyleyeyim.

Kullanım şekli; Sabah aç karnına yarım litre suya yarım çay kaşığı karbonat. Önce karbonatı bardağa koyun daha sonra üzerine çok az kaynar su, fokurdayıp erimesi için ondan sonrada üzerini su ile doldurun 1-2 dk. bekletip kaşıkla karıştırın ve için!

Öğlen yemekten sonra (2 saat kuralı!) gene aynı şeyi yapın. Akşam yemekten sonra gene aynı şeyi yapın.

3. günden sonra öğlenden sonra içmeyin yani 4.gün sadece sabah ve akşam yarımşar çay kaşığı.

Günde en az 2,2.5 lt. su içeceksiniz. Hatırlarsanız bir konu açmıştım su içmek ve ağız kokusu diye...

Karbonatı eczaneden ingiliz karbonatı olarak alabileceğiniz gibi ki ben öyle yaptım ilk deneyeceğim için, marketten de alabilirsiniz, şahsen bir fark olacağını zannetmiyorum.

Peki karbonatlı su mu olacak illaki? Hayır! Eğer elinin altında zemzem suyu varsa (PH değeri 8-9 civarı) karbonat atmadan da bu işi halledebilirsin önemli olan asitik ortamı alkali ortama çevirmek. Yani yiyeceklerinize de başlarda dikkat edin.

İşte arkadaşlar olay bundan ibaret. Bir hafta bekleyeyim diyordum ama dayanamadım. Sabah kalktığımda ağız kokum %80 yok şekilde uyanıyorum. Normal gün içinde %90 yok! Daha sadece 3-4 gün oldu. Belki diğer yüzde kısımları psikolojiktir. Daha demin salata yedim soğan falan götürdüm :) Ve bir saat geçti, koku moku yok! Önceden olsa yarın öğlene yada akşama doğru kaybolurdu :)

Evet tekrar ediyorum; su saatleri en mühim olay! 2 saat su içmek yok! Yemek sırasında su içmek yok. Yemekten önce yarım saat geçecek unutmayın. Diş fırçalamayı da ihmal etmeyin koku gitti diye.

Ve son olarak ekleyeyim; Sakın karbonat zararlı mı, mide mi deler, ülser mi yapar gibi şeyler sormayın. Ben doktor değilim. Kendi araştırmanızı kendiniz yapın. Antibiyotik içecek kadar kafayı sıyırmışken karbonatın zararını konuşmak komik olur Deneyin, sonuçları yazın bekliyorum. İşe yarayan olursa Allah razı olsun demesi kafidir.

abi valla cok sevindim adina gercekten...

birazda ben anektod vermek istiyorum asidik ortami degisitrmek derken bazik yapmak demektir asidik eksi bazik acidir

zemzem suyunun pH i 8-9 civari demissiniz buda bazik oluyor... yani ph i 7den yukari olan sulari icsekte bize yardim edebilir

burdaki en onmli sey bazik yapmak midir? asidik ortamdan uzaklastirmak mi gerekir?

peki madem oyle neden yemekten sonra 2 saat su icmicez hocam

bide bu testi ypamissiniz guzelde 2-3 hafta uygulasaniz cok daha iyi olurdu bence.. bi deneyin derim arkadslar bisey kaybetmessiniz bende memlekete gitcem haftaya o zaman denemeyi dusunuyorum



diger arkadslardan da bu yontemi bekliyioruz... bu yonetmi deneyip agiz kokusu gidipte bi daha bu foruma girmeyen insanlarda olur yapmayin , ltfen burdaki herkesin yorumu cok degerli...

flood yapiyorum ama k usura bakmayin

bakin internette soyle bi yazi buldum

Bakliyatlar ve sert sebzeler haşlanırken, haşlama suyuna karbonat eklenirse daha çabuk yumuşamaları sağlanır. Karbonatın bazik özelliği selülozun kabarmasına yardımcı olur. Karbonat yine bazik özelliği sayesinde istenmeyen kokuları yok eder. Örneğin ağız kokusu, lavabo ve tuvaletlerdeki atık su akım yerleri, kokan ayakkabılar, buzdolabı gibi. Çünkü karbonat kokuları kendine bağlama özelliğine sahiptir. Lahana, karnabahar gibi sebzeler kükürtçe zengindirler. Bu kükürt, bu gibi sebzeler haşlanırken çözünür ve hoş olmayan kokuya sebebiyet verir. Bu tür sebzeleri haşlarken haşlama suyuna biraz karbonat eklemek istenmeyen kokuların oluşumunu azaltır. Bazik ortamda havadaki oksijen bu kükürt bileşenlerini yükseltger. Aynı zamanda karbonat bu tür sebzelerin gaz yapıcı özelliğini de azaltır. Deodorant yerine ve terlemiş ayaklar için ayak banyosunda kullanılır. Bu uygulama en fazla haftada bir yapılmalıdır. Böcek sokmasından sonra o bölgeye karbonatlı su ile pansuman uygulanırsa kaşıntıyı ve kabarmayı hemen azaltır. Genel olarak yarım litre suda bir kaşık karbonatla yapılan karışım kaşıntılara karşı iyi gelir. Güneş yanığına maruz kalan bölgelere de karbonatlı su faydalıdır, anında ağrı kesici özelliği vardır. Karbonat mide yanması için de kullanılır. Mide yanması, midenin gereğinden fazla mide asidi salgılamasından kaynaklanır.

Karbonatı sadece ortamı bazik yapmak için kullanıyoruz arkadaşlar. Onun yerine market sularından bir tanesinin PH derecesi 8 'in üzerinde onu da içebilirsiniz ama ilk başlarken karbonatla başlayın. Peki nereden mi biliyorum. Su diyetine başlarken Eri..li marka su ile denedim bu olayı ve sonuç bu kadar etkili olmasa da %40-%60 arasında kokuda azalma olmuştu. PH derecesi 7.5 olan suyu 8.5 yapıyoruz karbonatla.

Zeynep hanım, hayatımız boyunca su içeceğiz bildiğiniz gibi o yüzden ne sormak istediğinizi anlamadım.

Gürkan33 kardeşim, yemeklerden sonra 2 saat su içemeyeceğiz çünkü mide asidinin yuttuğumuz lokmaları eritip sindirmesi gerekiyor. Bu da iki saat sürüyor. Bu gerçeği modern beslenme uzmanlarının yanı sıra asırlar önce yaşayan ibni sina dahi dile getirmiş. Yemekle beraber su içilmez, yemeklerden sonra 1.5,2 saat su içilmez. Yemeklerden önce 30 dk. önce su için.

Bilimum asitli gazlı içecekleri de hayatınızdan çıkartın.

ahahahah bombasin kardesim suyu surekli icicez aynen de zeynep sanirim karbonati ne zmana birakcaz dye sordu :))))

bundan sonra dkikat etcem yemekten sonra hemen su icilmesi yanlis o zaman...


ya herseye cozum var su burundaki konkoa sismesi bende de var gece burnumu tikiyor agizdan nefes aliyorum horluyorum dun cok kotu horlamisim arkadasim soyledi... yani ne yaparsak konkalari kucultebilirz evde? diyinki buhar soluyun ne bilyim baska cozumu olan var mi ya bu konkalari kuculttugmuzde sorun ortadan kalkar

Konka şişmesi olayına cevap vermeyi unuttum. Septum deviye ameliyatından sonra konkalar gene şişti! karbonat kullanımına başladıktan sonra sürekli şişen konkam 3 gündür şişmiyor! Acaba vücud alkali olunca alerji yapan şeyler ortadan kalkıyor mu ki?

Ncort kardeşim sende tip-5 koku olabilir. Bende de şu anda tip 5 semptomları oluşmaya başladı. Koku falan yok gayet rahatım ama onca zamanın psikolojisi kolay atılmıyor.

Arkadaşlar ömür boyu ilaç kullananlar var! Uzun bir süre mide ilaçları kullananlar var ve bu ilaçlar insana fayda verdiği oranda zarar da veriyor. Antibiyotik kullanıyorduk bir ara hatırlatırım! Lütfen bana karbonatlı su zararlı olabilir diye kullanmıyorum demeyin. Ne zararı olabilir ki eğer dozunda kullanırsak. Sadece su içme saatlerinizi düzenleyin. Bunu yapmak zor geliyorsa zaten ağzınız koksun boş verin. Onu yemeyin bunu içmeyi demiyorum. Gazlı içecek içmezseniz çok iyi olur diyorum ama bunu bütün doktorlar söylüyor zaten. Sadece su içeceksiniz içine de biraz karbonat.

Kim başladı şu ana kadar merak ediyorum lütfen buraya yazın. Size verdiğim formül ömür boyunca ağız kokusuna elveda demek oluyor.

Evet b vitamini kullandiktan sonra konkalatda hafif degisim oldu. Alerjilere daha mi kolay savasiyor vucut nedir. Bende tek tarafta konka sisik. Ayrica bendeki koku tip 5 degil eminim.

Mehnet sende durum nedir? Pas tamamen gitti mi?

mehmet bey mide kaynakli (gastrit reflu ) agiz kokusu olanlar icin ise yararmi sizce ?

evet hem de nasıl! ne kadar uyursam uyuyayım dinlenirsem dinleneyim hep yorgunum hep.bunun halitozisle ne gibi bi bağlantısı olabilir??

Orjinalini yazan: latte evet hem de nasıl! ne kadar uyursam uyuyayım dinlenirsem dinleneyim hep yorgunum hep.bunun halitozisle ne gibi bi bağlantısı olabilir??

Ben de bundan şüpheleniyorum.
H2S gazı uzun süre solunduğu zaman unutkanlık başta olmak üzere beyinde bazı değişiklikler olabiliyor. Henüz ispatlanmış bir şey yok. Hpotez olarak insan düşünmeden edemiyor
-M

Hocam mutlaka o iğrenç koku kronik yorgunluk yapıyordur, hatta baş ağrısı bile yapabilir! Çünkü bende hep olan şeylerdi.

Benim netten bulduğum bir paragraf şöyle;

İnsanlara zararı ise bu mantarlar aşırı çoğalarak bağırsaklarda alkol ve çeşitli zararlı kimyasal maddeler üretirler. Mantarlar ne kadar artarsa, ürettikleri zararlı maddeler de o kadar artıyor. Bu maddelerin kana karışması ile karaciğer tarafından temizlenmeye çalışılıyor ama bu da vücudun bitkin düşmesine, yeterince temizlenememesi sonucunda da bağışıklık sistemi zayıflayarak aklınıza bile gelemeyecek ve ucu kansere kadar dayanacak binbir çeşit hastalığın (allerjik kaşıntılar, gıda allerjileri, sivilce, akne, astım, yorgunluk, uykusuzluk, hafıza kaybı, ..vs)   ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor.

Bizdeki kokuya neden olan mantar ve bakterilerin etkileri.

Birde dr robert young şöyle diyor;

ALKALİ GIDA VE ELKTRON AÇISINDAN ZENGİN GIDALAR TÜKETMELERİNİ ÖNERİRİM. 30 YILLIK ARAŞTIRMAMA GÖRE ASİDİK GIDA TÜKETİLDİĞİNDE BU YAŞAM BİÇMİMİZİ OLUMSUZ YÖNDE ETKİLEYEREK BİZİM KENDİMİZİ HASTA HİSSETMEMİZE, BEYNİMİZİN DÜZGÜN ÇALIŞMAMASINA, DEVAMLI YORGUNLUK HİSSİ İÇİNDE OLMAMIZA SEBEBİYET VERİR. vÜCUDUMUZ ASİDİK OLDUĞUNDA BEYNİMİZ GEREKLİ ELEKTİRİĞİ ASİDİK ORTAMDA İLETEMEZ VE BU BİZİM DOĞRU DÜŞÜNEMEMEMİZE SEBEBİYET VERİR.

Büyük harf olması yazının orjinalinden dolayıdır. Bende küçültemedim. Kusura bakmayın.

Orjinalini yazan: Mehmet Hocam mutlaka o iğrenç koku kronik yorgunluk yapıyordur, hatta baş ağrısı bile yapabilir! Çünkü bende hep olan şeylerdi. Benim netten bulduğum bir paragraf şöyle; .....makas...

Alkali diyet hurafesi ile uğraşmayın. Alkali diyet diye bir şey yoktur. Bağırsakta da zaten mantar vardır ve hep olacaktır. Zaten bulunmalıdır.
-M

Bu yorgunluk ve unutkanlık bende de var sürekli.

Aşağıda vücudun nasıl asitleştiğini ve sonuçlarını, asitleşmeyi önleyici önemli bilgileri açıklayan güzel bir yazı var. Özellikle mide-bağırsak sorunları olanların yazıyı okumasında fayda var.

http://www.tijenacarkan.com/icerik/10/bedenin-asitlesmesine-neden-olanlar.html

Orjinalini yazan: Mehmet Peki bir soru sormak istiyorum doktor bey; Madem ki alkali olmak diye bir şey yok, bu içtiğim karbonatlı su anaerob bakterileri nasıl öldürüyor? Bunca yıldır çektiğim ağı kokusu nasıl oldu da yok oldu? Yıllardır benimle yaşayan dilimin arkasındaki bakteriler nereye kayboldu?

Karbonatın ağız kokunuzu yok ettiği sizin tespitinizdir. Aritmetik sayılar ile ölçüm yapılmadan bilinemez. Eğer iyi geldiyse lütfen devam edin. Karbonatın zararı olmaz fakat "geçti" diyen sizsiniz. Yani bu sizin görüşünüz.

İkinci konu karbonatın mikrop öldürdüğü yolunda elimizde kesin bir delil yoktur. Karbonat içeren antiseptik veya dezenfektan anımsamıyorum.

Bir kimyasal maddenin kokuyu ortadan kaldırması için mikrop öldürmesine gerek yoktur. Kokulu maddeyi çöktürebilir, sizin algı eşiğinizi yükseltebilir, kokulu maddeyi reaksiyona zorlayabilir, sudaki çözünürlük katsayısını azaltabilir, kokusunu değiştirebilir ve daha düzinelerce sebebi olabilir. Bir madde kokuyu kesti diye mikrop öldürdüğünü söylemek aceleci bir yaklaşım olur.

Anaerobizmi bozan her madde anaerop bakterileri rahatsız edecektir. Örneğin uzun zincirli hidrokarbonlar mesela benzin, (naftalin, toluen, oleik asit, fenolftalein, vesaire) anaerobizmi bozar. Ağzımızı benzin ile gargara yaparsak veya naftalin çğnersek yine anaerobizm bozulur ve koku kaybolur. Şimdi biz benzin anaerop bakterileri öldürür diyebilir miyiz?

Bütün metaller kokulu uçucuları çöktürür. Ağzınıza 1 lira demir para alın. Koku kaybolur. Şimdi biz metalik para anaerobik bakterileri öldürür diyebilir miyiz? Ağzınıza çinko klorit alıonca koku kaybolur. Şimdi biz çinkoklorit anaerop bakterileri öldürür diyebilir miyiz?

nerde yanılgı bulunduğunu umarım açıklayabilmişimdir
-M

Orjinalini yazan: latte evet hem de nasıl! ne kadar uyursam uyuyayım dinlenirsem dinleneyim hep yorgunum hep.bunun halitozisle ne gibi bi bağlantısı olabilir??

sorununuzun cevabi cok acik uzaklara gitmeye gerek yok...


yorgun uyanmanizin tek sebebi agiz acik yatmaktir nokta. agiz acik yatarsaniz vucut yeterli sekilde oksijeni alamaz en saglikli olani burundan olandir bende ameliyettan sonra uyandigimda dinc kalkardim enerjik dinamik... nerde simdi o gunler... konkalar sis sanirim benim

sizin anlicaginiz sey ; agiz acik uyudugunuz icin emin oalbilirsiniz

Hocam teşekkür ederim bilimsel bir şekilde açıklama yaptığınız için. Ben sizin bildiklerinizi bilmiyorum tabiki de ve normal bir vatandaş olarak sadece tecrübelerimi paylaşabilirim. Tecrübe konusuna gelirsek;

Bize ikaz ettiğiniz dil arkasına parmak sürüp koklamak işini buradaki herkes maalesef yapıyor ve bende yapıyorum :( ve kokladığımız zaman o iğrenç, insanı kusturacak kokuyu ne yazık ki hissederiz. Ben annemden dahi bununla ilgili bir çok uyarı aldım hatta yanında konuşurken araba içinde vs. beni ulu orta çok azarlamıştır başkalarının yanında, utancımdan yerin dibine girmişimdir.

Yaklaşık olarak 1 haftadır karbonatlı su içiyorum (miktarı günde 1 çay kaşığı kadar azalttım) ve anneme kokuyu bir test eder misin deyip 5 cm yanına yaklaşıp hohluyorum, inadına burnuna burnuna doğru konuşuyorum ve koku var mı diyorum. O da işte böyle düzenli diş fırçalarsan koku falan kalmaz diyor. Bende evet öyle diyorum :)

Buradaki arkadaşlardan ricam ve Murat hocanın teşviki ile sadece 1-2 kişi denek olarak yapsın bunu ve hatta sadece 2 gün devam etsin ve sonuçları bizimle paylaşsın! Tek istediğim bu arkadaşlardan. Onlardan antibiyotik içmesini yada zar zor hazırlanan kürler yapmalarını istemiyorum. Sadece su içme saatlerini ayarlasınlar aynı dediğim gibi ve günde üç defa yarım litre suya yarım çay kaşığı ingiliz karbonatı döküp içsinler. Kendimi deli gibi göstermek istemiyorum. Koku gitti arkadaş! Bilerek insanların yanına sokulup konuşuyorum ve en ufak bir tepki vermiyorlar. Lütfen deneyiniz 2 gün!

Mehmet kardeşim suyu böyle içmeye başlayalı yorgunluk gittimi senin Gürkan senin dediğine gelince herkezde aynı olmaz örneğin ben sadece sabah ları değil gün boyu halsizim ve konuştuğum birisi 1 hafta arı ürünleri kullanarak anlattı bu halsizliği yani işin içinde bakteri var bende bu halsizliği candida mantarına bağladım 3 ay sarımsak yuttum söylemesi ayıp dışkılama sırasında kaşıntı oluyordu 1 hafta sonra bitti ama halsizlik geçmedi yani ortada bakteri söz konusu bu arı ürünleri bakterilerin duvarını parçalar hatta yok eder araştırın propolis antibiyotiğin etkisini artırdığı kanıtlanmış.

Butun bilgi paylasan arkadaslara ve Murat Hocamıza tsk ederim.
Bu arada bendede hep bir yorgunluk var ve bende de burun deliklerinden biri tıkalı.
Bu arada Mehmet kardesin paylastıgı bilgiyi denemekte fayda vardır zarar yoktur,diye dusunuyorum.Yani kim ne emek harcayıp care olacak bir bilgi bulup paylasırsa minnettar olurum kendi adıma. Gecmis olsun hepimize