Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

ARTIK İYİLEŞTİM

Nereden Yazdırıldığı: Agiz Kokusu+
Kategori: AĞIZ KOKUSU Soru ve cevapları
Forum Adı: Ben iyileştim
Forum Tanımlaması: Ağız kokusundan kurtulup iyileştiyseniz bize anlatınız
URL: http://www.agizkokusu.org/forum/forum_posts.asp?TID=2282
Tarih: 24-Kasım-2024 Saat 02:15
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.06 - http://www.webwizforums.com


Konu: ARTIK İYİLEŞTİM
Mesajı Yazan: warcash
Konu: ARTIK İYİLEŞTİM
Mesaj Tarihi: 25-Mart-2017 Saat 12:55
Merhaba arkadaşlar bende iyileşen bir hasta olarak size yaptıklarımı ve şuana kadar olanları anlatmak istiyorum.


Benim yaklaşık 4 5 senedir ağız kokum vardı. Bunu aile dostlarım olsun, bazı kişiler olsun beni uyarıyordu. En son 3 4 ay babam uyarmıştı. Neden bu kadar kokuyor diye Fakat ben senelerdir KBB'ye vs. kaç defa gitmeme rağmen çözemedim. En zoruda çaresizliktir arkadaşlar bu konuda, çünkü ne ortamlarda rahat konuşabiliyoruz ne biyerde adam akıllı konuşabiliyoruz. Ne sevgilimizle nede arkadaşlarımızla rahat yaşayabiliyoruz. Tabiki beni bunlara rağmen kabul eden ama dile getirmeyen arkadaşlarım vardı.

Ben 3-4 aydır sorunumu geçici olarak sakız çiğneyerek veya ağzımda sakız bekleterek çözdüm. Fakat bazen buda yetersiz kalıyordu. Sakız tükürük miktarını arttırdığı için bu birazda olsa engelliyordu. Ağız kokusunu nasıl anlıyorsun dersen; benim bildiğim kolay kolay kimse ağzının koktuğunu anlayamaz. Fakat bazı şeyler vardırki anlarsınız, şimdi bunu burada anlatamıyorum ama vücuttaki bazı şeyler, ağzınızın tadı şekli bile koktuğunu anlatabiliyor.

Şimdi gelelim asıl konuya;

Arkadaşlar benim senelerdir, bir problemim vardı. Bu problem; yorgunluk, yemek yedikten sonra direk uykumun gelmesi vs. vs. birsürü sorundu. Fakat ben bu sorunları günün yorgunluğuna, kulağımda olan hastalığıma bağlıyordum. Gün geçtikçe benim midem çok kötü olmaya ve ateşim çıkmaya, ağır bir yorgunluğa yol açıyordu.

Gün geçtikçe anladımki ağız kokusu buradaki birşeylerden dolayı oluyor.

Ha şunuda söyleyeyim: 2 ay öncesinde midemin rahatsızlığından dolayı, acile gitmiştim serum takılmıştı.

Doktor bana mideni Gastroenteroloji uzmanına göstermen gerek dedi. Bana bazı ilaçlar yazdı.

O ilaçlar sayesinde rahatlıyordum ve ağız kokum engelleniyordu fakat bazen yine yeterki gelmiyordu.


Evet arkadaşlar tam 2 gün önce artık Gastroenteroloji uzmanına gitme gereğini duydum. Çünkü artık dayanılmaz hale gelmiştim ağız kokusunun çaresizliğinden psikolojim bozulmuştu. Sabah kalktım, Devlet hastanesi gittim fakat, o hastane; bana sıra vermedi. Benimde zaten amacım özele gitmekti. Ordan hemen özel bir hastaneye gittim. Gastroenteroloji servisine randevu alarak girdim. Doktora şikayetlerimi anlattım, özelliklede ağız kokusu olduğnu söyledim. Endoskopi yapılması gerektiğini söyledi. Biraz pahalı olsada endoskopi yaptırmaya karar verdim. Endoskopiden korkmayın arkadaşlar, hiçte öyle kötü birşey değil. bana doktor bir iğne verdiği için hiçbirşey hatırlamıyorum. Endoskopiden çıktığımda,rahatlayınca doktorun yanına gittim.

Doktor; endoskopi yapılırken kustuğumu, midemin yavaş çalıştığını ve midemin kapakçığında gevşeme olduğunu yani reflüde olduğunu söyledi. Ağız kokusununda bundan dolayı olduğunu söyledi. Çünkü midede kalan yiyecekler beklediği için, yukarı doğru koku yayıyormuş, bana 3 tane ilaç ve reflü diyeti verdi.

Arkadaşlar size şunu söyleyeyim, o hastaneden çıkar çıkmaz, yeminle ağız kokumun anında gittiğini bir farkına vardım. Şuan ilaçlarımı kullanıyor ve yemeğime dikkat ediyorum. Ağız kokusu felan kalmadı.


Yani şunu demek istiyorum arkadaşlar, sorunu tek biryere bağlamayın, sorun heryerde olabilir. Uğraşmayım demeyin, hayatınızı çok kötü şekilde etkiliyor bu olaylar. Emin olun, ağız kokusundan kurtulunca miladınız olduğunu anlıyorsunuz.

Buarada 10 gün sonrada biyopsi sonuçlarımı alaacağımı söyledi.


İsteidğinizi sorabilirsiniz arkadaşlar, hertürlü konuda yardımcı olabilirim.


İnşallah birgün sizde kurtulursunuz.


Sürç-i lisan ettiysek affola.



Cevaplar:
Mesajı Yazan: BezginBetül
Mesaj Tarihi: 26-Mart-2017 Saat 20:15
Selam Warcash,

ilaclarin ismini yazar misin?
Tahminime göre asiti yükselten, ya da safrayi aktive eden ilaclar olmali miden yavas calisiyorsa.
Bende de kapakcigin gevsek oldugunu söylemisti Gastroenterelog, ama midemin yavas calistigini söylemedi. Tabii mideye hortum salindiginda ac gittim, bununla alakali olabilir farketmemesi.

Tsk.


Mesajı Yazan: ahmetmehmet1
Mesaj Tarihi: 26-Mart-2017 Saat 23:40
benim takip ettiğim kadarı ile zaten çoğu kişi endoskopi yaptı. Yine senin durumun psikolojikte olabilir ağız kokun devam ediyorda olabilir. En kötüsüde paranoyak oluyor insan . senin midede o kadar hastalık varsa hiç belirtisi olmadı mı . reflü + diğer maddeler mideyi her gün kötü yapar.


Mesajı Yazan: warcash
Mesaj Tarihi: 27-Mart-2017 Saat 20:54
Orjinalini yazan: BezginBetül

Selam Warcash,

ilaclarin ismini yazar misin?
Tahminime göre asiti yükselten, ya da safrayi aktive eden ilaclar olmali miden yavas calisiyorsa.
Bende de kapakcigin gevsek oldugunu söylemisti Gastroenterelog, ama midemin yavas calistigini söylemedi. Tabii mideye hortum salindiginda ac gittim, bununla alakali olabilir farketmemesi.

Tsk.



RANEKS 20 mg - Proton Pompası İnhibitörü
Zirid 50 mg

Mide yanması içinde Gastren Duo Süspansiyon


Dostum bende aç gittim endoskopiye, doktorun bana dediği senin miden çok yavaş çalışıyor dedi. Ben taa önceki günün öğleni yemek yemiştim.


Mesajı Yazan: warcash
Mesaj Tarihi: 27-Mart-2017 Saat 21:09
Orjinalini yazan: ahmetmehmet1

benim takip ettiğim kadarı ile zaten çoğu kişi endoskopi yaptı. Yine senin durumun psikolojikte olabilir ağız kokun devam ediyorda olabilir. En kötüsüde paranoyak oluyor insan . senin midede o kadar hastalık varsa hiç belirtisi olmadı mı . reflü + diğer maddeler mideyi her gün kötü yapar.


Dostum ağız kokum, devam etmiyor. Ben aileme gidip bunu soruyorum, hepsi doğruca ne olduğunu söyler. Onu geçtim önceden garip garip şeyler oluyordu, mesala nasıl örnek versem; sürekli gıcık tutması gibi, bazen konuşamıyordum bile, ağızda sürekli kuruluk olması vs. onu geçtim, zaten ben farkındayım. Zaten doktorda dedi; midede kalan besinler, uzun süre durduğu için, yukarı doğru bir koku yayıyormuş, doktorla bayağı uzun konuştuk bu olayı, sağolsun anlattı herşeyi.

Belirti olayına gelirsek; Tabiri caizse ben olsun, arkadaşlarım olsun. Biz yemeğe çok yerdik. Öncelerde bunu ben uykusuzluğa, orta kulak iltihapına vs. bağlıyordum, bazı detayları. Sonralarda araştıra araştıra midemi göstermeye karar verdim. Yani bir nevi hiç ihtimal vermiyordum. O yüzden bilinçli olarak kendimizi sorun yok diye kandırıyoruz.



Hatta bu Mide Tembelliği olarakta geçiyormuş.




Mide tembelliğinin belirtileri nelerdir?

Çocuklarda karın ağrısı yakınmasıyla ortaya çıkabilir. Bunun yanında bulantının eşlik ettiği izlenir. Bu etkiler sabah kahvaltısı öncesinde ve sonrasında yoğunluk gösterir. Çocuklarda ağız kokması ve bazı hallerde yemek sonunda kusma eşlik edebilir. Bu belirtiler çocuklarda olduğunda, okul korkusu gibi sebeplere bağlandığından genellikle önemsenmeyebilir.

Mide Tembelliği

Kusma olan vakalarda, kötü koku dikkat çekicidir. Yemekten hemen sonra ya da daha sonra kusma görülebilir. Mide tembelliği yaşayan hastalar genellikle çabuk doyarlar. Çocuklarda bu duruma bağlı olarak büyüme geriliği yaşanabilir. Kilo almaları ve boylarının uzaması yavaşlar. Hastalarda acıkma gecikir. Çocuklar her zaman tok olduklarını dile getirirler. Reflü hastalığına bağlı olarak yaşandığında, reflü tedavisi olumsuz olarak sonuçlanır. Hastalarda yemek sonrasında geğirme ve karında şişkinlik meydana gelir. Belirtiler liften zengin olan besinlerin tüketilmesi, katı besinlerin, çiğ sebze ve meyvelerin tüketilmesi, yağlı ve gazlı gıdaların yenilmesi sırasında daha belirgin yaşanır. Besinlerin midede daha fazla beklemesinden dolayı, bu durum bakteri üremesine ve besinlerin midede çürümesine sebep olur. Bunun sonucunda meydana gelen gaz nefes ve ağız kokusu oluşturur. Midenin içinde hazmı olmamış gıda birikimi görülebilir. Bunun sonucunda midede tıkanma ve şişlik gelişebilir. Yetişkinlerde şeker hastalığı varsa, kan şekeri düzeylerinde değişiklik gözlenir. Besinler ince bağırsağa geçtikten sonra emileceğinden, kan şekerinin seviyesi ayarlanamaz.


Şuanki olayıma gelirsek; Gerçekten çok rahatladım, mide olarakta, ağız kokusu olarakta. Doktorun verdiği reflü diyeti var, ona dikkat etmeye çalışıyorum.


Mesajı Yazan: sifa
Mesaj Tarihi: 29-Mart-2017 Saat 13:07
Çok mantıklı mide de kalan besinler koku yapar.. Ama niye kalır ? Sindirim yok çünkü.. Sindirim enzimi kullanman lazım bence pepzan gibi.. Mesela bu su içme yöntemini. De kokuyu azaltmasinin nedeninin sindirimi sağladığı için old eminim. Yemeklerden yarım saat sonce su içmek sindirim enzimlerini artırıyor ve mide de besinler uzun süre kalmadığı için hem sislik olmuyor hem de koku kayboluyor.. Senin sorunun sindirememek anladığım kadarıyla..


Mesajı Yazan: Beşiktaşlı
Mesaj Tarihi: 08-Mayıs-2017 Saat 18:28
Arkadaşlar ilacı şunu bunu boşverin ben kurtuldum nasıl şekeri ve hamuru bırakarak şekerli yiyecekleri ama hepsini bırakın sonucu 1-2 gün içinde görün ve bana dua edin

-------------
Asdfg


Mesajı Yazan: denizedogruu
Mesaj Tarihi: 09-Mayıs-2017 Saat 09:15
Beşiktaşlı ben de bir ara bırakmıştım şekerli ve hamurlu yiyecekleri ciddi bir şekilde azalmıştı koku devam etsem geçerdi ama bu çözüm değil yiyecek bir şey kalmıyor sebzeyle bir ömür mü geçer. Nedenini bulmak lazım diyorum ben hala. 2 gün sonra kontrolüm var 2 ay ilaç tedavisi gördüm alerjik rinit için sanırım sinüslerde de iltihap var çünkü antibiyotik yazdı doktorum. Sonuçları aktarıcam şikayetlerim de burun tıkanıklığı ve geniz akıntısı boğazımı temizlediğimde az da olsa iltihap da çıkarıyorum. Araştırın.


Mesajı Yazan: sifa
Mesaj Tarihi: 09-Mayıs-2017 Saat 18:40
Ya anlamıyorum sebzeyle ömür mu geçer??.. Şeker ve hamur işini bırakınca yiyecek birşey nasıl kalmıyor ? Ben su an ekmekte yiyorum çikolatada.. Ama nasıl ? Karabugday ekmegi( gluten yoktur gdo yoktur ).. kendim şekersiz fıstık ezmesi yaptım enfes oldu. Şekersiz nutella yaptım.. kakao hindistan cevizi yağı fındık vs karıştırarak.. nohut unundan pankek yaptım.. o kadar çok alternatif var ki artık.. ne aç ne şekersiz ne de ekmek siz kalmanızı gerektirecek birşey yok.. ve siz hala antibiyotik kullanıyorsunuz yapmayın bunu kendinize bagirsaklariniza mi denize.. kullanmayın su antibiyotiklerj faydalı bakterileri oldurmeyin. Ha çok hastaysaniz illa da alacağım diyorsanız antibiyprikten bir saat sonra probiyotik alın mutlaka..


Mesajı Yazan: denizedogruu
Mesaj Tarihi: 09-Mayıs-2017 Saat 23:19
Ben antibiyotik kullanmıyorum. Ekmeğin her türlüsünde az da olsa gluten vardır araştırın. Sizin zaman ayırıp yaptığınız şeylere zamanı olmayan insanlar olabilir. Damak tadına uymayan insanlar olabilir. Ağız kokusunun dışında başka bir hastalıktan dolayı glutensiz beslenmeniz gerekirse beslenin ama bu hastalık için çözüm bu olmamalı. İnşallah ben sonuca ulaşırım da siz de ilham alırsınız. Çoğu kişi burun tıkanıklığı ve geniz akıntısına çözüm aramayı bırakmış bırakmayın. Şehrinizde mutlaka iyi bir doktor vardır. Herkesin maddi durumu iyi olmak zorunda da değil ben devlet hastanesinde tedavi görüyorum.


Mesajı Yazan: denizedogruu
Mesaj Tarihi: 09-Mayıs-2017 Saat 23:24
Antibiyotik kullanmıyorum derken yani doktorum yazdı onun kontrolünde kullandım tabiki doktor yazmadan kullanan arkadaşlar büyük hata yapıyorsunuz artık o bakteriler bayağı direnç kazanmıştır.


Mesajı Yazan: sifa
Mesaj Tarihi: 12-Mayıs-2017 Saat 12:51
ŞAKA GİBİ DOKTOR KONTROLÜNDE KULLANILAN ANTİBİYOTİK ZARARSIZ MI OLUYOR YANİ:d VALLA BENDE BUGÜN GÖZ DOKTRUNA GİTTİM BİR ŞEY İÇİN ANTİBİYOTİK YAZACAKTI BEN ASLA KULLANMAM ŞÖYLE ZARARLI BÖYLE ZARARLI DEDİM, ANLATTIM .. BANA SEN TIP ÖĞRENCİSİ MİSİN DEDİ?.. ASLINDA ONLARDA FARKINDA NE KADAR ZARARLI OLDUĞUNUN DA ENDÜSTRİYEL TIP İŞTE İLAÇ SEKTÖRÜNE KATKI SAĞLAMAK ZORUNDA. NEYSE Kİ YAZMADI ALTRENATİF YÖNTEMLER SÖYLEDİ AMA BEN ISRAR ETMESEYDİM YAZACAKTI.. O KADAR GÜVENDİĞİMİZ ENDÜSTRİYEL TIP DOKTORLARI BÖYLE MALESEF.. GERÇİ GÜVENMİYORUM DA ARTIK.. AYRICA GENİZ AKINTISINA ÇÖZÜM ARAMAYI BIRAKTIĞIMI KİM SÖYLEMİŞ.. BEN ŞU ANDA AĞIZ KOKUSU DIŞINDA BENİ RAHATSIZ EDEN HER TÜRLÜ HASTALIKTAN KURTULUYORUM.. SAÇ DÖKÜLMESİNE KADAR.. MESELA BİR AYDIR O KADAR GÜZEL UYUYORUM Kİ ARTIK KABUS GÖRMÜYORUM... NORMAL DE SÜREKLİ GECELERİ UYANIR KABUS GÖRÜR KORKARDIM O KADAR VERİMSİZDİ Kİ UYKUM.. ŞU AN İNANILMAZ GÜZEL UYUYORUM.. GENİZ AKINTISINA GELİNCE GENİZ AKINTIM YOK BENİM ARTIK.. DEFAATEN SÖYLÜYORUM AMA ANLAMAMAKTA ISRAR EDİYORSUNUZ. YEMEKTEN EN AZ 2,5 SAAT SONRA BİRŞEYLER YİYİN İÇİN VE YEMEKLE BİRLİKTE ASLA SU DAHİL BİRŞEY İÇMEYİN.. BU AKINTIYI ÇOK ARTIRIYOR. TATLI BİRŞEY YEDİKTEN SONRA BİLHASSA SIVI ALDIĞINIZDA AKINTI RESMEN BOĞAZI TIKIYOR.. BEN DE BÖYLE OLUYORDU YANİ.. ŞU AN O KADAR RAHATIM Kİ.. BEN ÖNCE DEN DİŞ FIRÇALAYAMAZDIM AKINTIDAN KUSARDIM.. ŞİMDİ DİŞ FIRÇALARKEN ÇOK AZ BİR AKINTI GELİYOR O DA BENİ RAHATSIZ ETMİYOR.. AMA NORMAL SÜREÇTE AKINTI YOK.. YANİ AKINTI BENİMKİ KADAR FAZLA DEĞİLDİR BİLE SİZD EÇÜNKÜ BEN LAVABOYA BİLE YETİŞEMİYORDUM ELİMDE PEÇETEYLE GEZİYOR ONA TÜKÜRÜYORDUM. HERKES İSTEDİĞİNİ YAPMAKTA ÖZGÜR KİMSE KİMSEYİ İYİLEŞMESİ İÇİN ZORLAMIYOR. DENEYİMLERİMİZİ ANLATIYORUZ.. AYRICA BURUN DAN DOĞRU NEFES ALMA TEKNİKLERİ İLE DE BURUN RAHATLIYOR.. VE SON OLARAK KARABUĞDAYDA GLUTEN KESİNLİKLE YOK. ÇÖLYAK HASTALARI RAHATSIZLANIRDI ÖYLE OLSA BU EKMEĞİ YEDİĞİNDE. (AYNI YAPIM EKMEKTEN ÇÖLYAK HASTALARININ DA YEDİĞİNİ YAKINEN BİLİYORUM) TEK GLUTEN OLMAYAN ÜRÜN KARABUĞDAY. BENCE SEN BİR ARAŞTIR;)


Mesajı Yazan: denizedogruu
Mesaj Tarihi: 12-Mayıs-2017 Saat 21:05
Arkadaşım sinüslerde kronik bir iltihap varsa önce antibiyotik tedavisi denenir sonuç alınmazsa ameliyat denenir. Sarımsakla mı tedavi edelim sinüs iltihabını? Antibiyotik gerektiğinde kullanılmalı o yüzden doktor kontrolünde kullandım dedim. Ekmek konusuna gelince Canan Karatay dedi çölyak hastaları hiç bir ekmeği tüketmesin az çok gluten vardır diye haklı olabilirsin.


Mesajı Yazan: BezginBetül
Mesaj Tarihi: 12-Mayıs-2017 Saat 22:41
Karabugday glutensizdir. Quinoa gibi. Hayvansal proteini az veya hic tüketmeyen insanlar icin önemlidir cünkü yüksek oranda bitkisel protein icerir. Proteinsiz yasayamayacagimiza göre, cok cok yararlidir.


Mesajı Yazan: Berceste
Mesaj Tarihi: 13-Haziran-2018 Saat 20:40
Herkese hayırlı bayramlar şimdiden. Ben 26 yaşındayım.. 12-13 yıldır bu ağız kokusu problemini yaşıyorum. Buradaki herkes biliyor zaten bunun ne kadar pis, lanet bişi olduğunu o yüzden çektiklerimi uzun uzun anlatmicam. Son 2 senedir bu forum sayesinde bunun çözülebilir bişi olduğunu gördüm ve tedavi arayışına girdim. Burda yazılan birçok ilacı bir şekilde alıp kullandım. H.pylori teşhisi konuldu antibiyotikler 2-3 ay kokumu geçirdi ama sonra tekrar geldi. Gaita testi yaptırdım sonuç çıkmadı. 3 tane gömülü 20’liğim vardı çektirdim sonuç yok. Endoskopi yaptırdım sonuç çıkmadı. En pahalı kan testlerini yaptırdım bir şey bulunamadı. Son olarak 3 ay önce bademcik ameliyatı oldum değişen bişi olmadı. En son bu forumda hangi arkadaştı hatırlamıyorum KEFİR ile iyileştiğini söyledi. Sağolaun varolsun sürekli dua ediyorum kendisine. Gittim bimden altınkılıç marka kefir aldım. Marka vermemin özel bi sebebi yok sırf çok özellikli bişi olduğunu düşünmeyin diye söyledim. Ev yapımı falan değil bildiğiniz market kefiri. Sahurdan önce ve iftardan önce yarım litre kadar içiyorum bağırsaklarımı inanılmaz çalıştırıyo ve inanılmaz bir şekilde kokumu geçiriyo. 3-4 gündür kokudan eser yok eşim de söyledi. Yani bir yandan çok mutluyum bir yandan yıllardır niye bunu yapmadığımı düşünüp üzülüyorum. Ben de buradaki birçok arkadaş gibi bu kokunun ancak cerrahi operasyonla veya ciddi ilaçlarla geçecğini düşünen birisi olarak hala çok şaşkınım. Kokunun geçtiğini söylemek için erken davrandığımı düşünenler olabilir ama benim kokum ramazanda pik yapar ve bu kefir ramazanda bile bana şifa olduysa inşallah normal zamanda hayli hayli olur. İnşallah sizlere faydam dokunur🙏


Mesajı Yazan: Neyzen06
Mesaj Tarihi: 17-Haziran-2018 Saat 23:14
Öncelikli geçmiş olsun. kaç gün oldu kökü yok gelişmelerden bilgi verirmisiniz


Mesajı Yazan: Berceste
Mesaj Tarihi: 19-Haziran-2018 Saat 00:56
Günde 1 litre kefir tüketmeye devam ama kokum gitti çok şükür🙏 Bu şekilde içmeye devam edebilirim benim için sıkıntı yok. Benim gibi düşünenler ve benimle aynı sebebe sahip olanlar için çözüm olur inşallah


Mesajı Yazan: Bikkin
Mesaj Tarihi: 19-Haziran-2018 Saat 18:43
Berceste kardes senin sorunun kabizlik miydi acaba?sanki diskini yaptikca kokun gitmis gibi?


Mesajı Yazan: mahoni
Mesaj Tarihi: 19-Haziran-2018 Saat 22:05
Evet kefir birkaç gün kesiyor kokuyu ve sonra tekrarlıyor ama eski şiddetiyle değil tabi.
Ama inşallah inşallah ben yanılırım Berceste kardeş.
İlk defa yanılmak istiyorum.


Mesajı Yazan: Ahmet123456
Mesaj Tarihi: 07-Eylül-2018 Saat 14:49
Kefir nedir tam olarak ben bilmiyorumda yzarsan cok sevinirim


Mesajı Yazan: Ahmet123456
Mesaj Tarihi: 08-Eylül-2018 Saat 15:39
Suam devam ediyor mu
L


Mesajı Yazan: Ömer Turkmen
Mesaj Tarihi: 31-Mart-2024 Saat 01:01


Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 19-Nisan-2024 Saat 15:51
Orjinalini yazan: Berceste

Herkese hayırlı bayramlar şimdiden. Ben 26 yaşındayım.. 12-13 yıldır bu ağız kokusu problemini yaşıyorum. Buradaki herkes biliyor zaten bunun ne kadar pis, lanet bişi olduğunu o yüzden çektiklerimi uzun uzun anlatmicam. Son 2 senedir bu forum sayesinde bunun çözülebilir bişi olduğunu gördüm ve tedavi arayışına girdim. Burda yazılan birçok ilacı bir şekilde alıp kullandım. H.pylori teşhisi konuldu antibiyotikler 2-3 ay kokumu geçirdi ama sonra tekrar geldi. Gaita testi yaptırdım sonuç çıkmadı. 3 tane gömülü 20’liğim vardı çektirdim sonuç yok. Endoskopi yaptırdım sonuç çıkmadı. En pahalı kan testlerini yaptırdım bir şey bulunamadı. Son olarak 3 ay önce bademcik ameliyatı oldum değişen bişi olmadı. En son bu forumda hangi arkadaştı hatırlamıyorum KEFİR ile iyileştiğini söyledi. Sağolaun varolsun sürekli dua ediyorum kendisine. Gittim bimden altınkılıç marka kefir aldım. Marka vermemin özel bi sebebi yok sırf çok özellikli bişi olduğunu düşünmeyin diye söyledim. Ev yapımı falan değil bildiğiniz market kefiri. Sahurdan önce ve iftardan önce yarım litre kadar içiyorum bağırsaklarımı inanılmaz çalıştırıyo ve inanılmaz bir şekilde kokumu geçiriyo. 3-4 gündür kokudan eser yok eşim de söyledi. Yani bir yandan çok mutluyum bir yandan yıllardır niye bunu yapmadığımı düşünüp üzülüyorum. Ben de buradaki birçok arkadaş gibi bu kokunun ancak cerrahi operasyonla veya ciddi ilaçlarla geçecğini düşünen birisi olarak hala çok şaşkınım. Kokunun geçtiğini söylemek için erken davrandığımı düşünenler olabilir ama benim kokum ramazanda pik yapar ve bu kefir ramazanda bile bana şifa olduysa inşallah normal zamanda hayli hayli olur. İnşallah sizlere faydam dokunur🙏


Bunu okuduktan sonra gittim ben de aynı markanın kefirini aldım. Her sabah dil temizliği yapsam bile asla kırmızı olmayan dilim, o kefiri içtikten sonra hiçbir fırçalama ya da dil temizliği yapmadan anında kırmızı oldu. Kokuyu da yok etti.
Ama tabii birkaç saat sonra tekrar geldi koku. Demek ki kefirdeki faydalı bakteriler kısa sürede etki ediyor ama temelli tutunamıyor vücutta. Çünkü kötüler yıllardır orada ve yerleşikler. Onları temelli nasıl yokederiz bilmiyorum ama cevap gerçekten faydalı bakterileri galip getirebilmekte.


Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 19-Nisan-2024 Saat 20:46
Orjinalini yazan: Guest

Orjinalini yazan: Berceste

Herkese hayırlı bayramlar şimdiden. Ben 26 yaşındayım.. 12-13 yıldır bu ağız kokusu problemini yaşıyorum. Buradaki herkes biliyor zaten bunun ne kadar pis, lanet bişi olduğunu o yüzden çektiklerimi uzun uzun anlatmicam. Son 2 senedir bu forum sayesinde bunun çözülebilir bişi olduğunu gördüm ve tedavi arayışına girdim. Burda yazılan birçok ilacı bir şekilde alıp kullandım. H.pylori teşhisi konuldu antibiyotikler 2-3 ay kokumu geçirdi ama sonra tekrar geldi. Gaita testi yaptırdım sonuç çıkmadı. 3 tane gömülü 20’liğim vardı çektirdim sonuç yok. Endoskopi yaptırdım sonuç çıkmadı. En pahalı kan testlerini yaptırdım bir şey bulunamadı. Son olarak 3 ay önce bademcik ameliyatı oldum değişen bişi olmadı. En son bu forumda hangi arkadaştı hatırlamıyorum KEFİR ile iyileştiğini söyledi. Sağolaun varolsun sürekli dua ediyorum kendisine. Gittim bimden altınkılıç marka kefir aldım. Marka vermemin özel bi sebebi yok sırf çok özellikli bişi olduğunu düşünmeyin diye söyledim. Ev yapımı falan değil bildiğiniz market kefiri. Sahurdan önce ve iftardan önce yarım litre kadar içiyorum bağırsaklarımı inanılmaz çalıştırıyo ve inanılmaz bir şekilde kokumu geçiriyo. 3-4 gündür kokudan eser yok eşim de söyledi. Yani bir yandan çok mutluyum bir yandan yıllardır niye bunu yapmadığımı düşünüp üzülüyorum. Ben de buradaki birçok arkadaş gibi bu kokunun ancak cerrahi operasyonla veya ciddi ilaçlarla geçecğini düşünen birisi olarak hala çok şaşkınım. Kokunun geçtiğini söylemek için erken davrandığımı düşünenler olabilir ama benim kokum ramazanda pik yapar ve bu kefir ramazanda bile bana şifa olduysa inşallah normal zamanda hayli hayli olur. İnşallah sizlere faydam dokunur🙏


Bunu okuduktan sonra gittim ben de aynı markanın kefirini aldım. Her sabah dil temizliği yapsam bile asla kırmızı olmayan dilim, o kefiri içtikten sonra hiçbir fırçalama ya da dil temizliği yapmadan anında kırmızı oldu. Kokuyu da yok etti.
Ama tabii birkaç saat sonra tekrar geldi koku. Demek ki kefirdeki faydalı bakteriler kısa sürede etki ediyor ama temelli tutunamıyor vücutta. Çünkü kötüler yıllardır orada ve yerleşikler. Onları temelli nasıl yokederiz bilmiyorum ama cevap gerçekten faydalı bakterileri galip getirebilmekte.


E tamam işte içmeye devam et, yılma. Bugün 2 saat kokuyu engeller, 1 hafta sonra bu 3 saate çıkar, 40 gün sonra bi bakarsın iyi bakterilerin sayısı iyice çoğalır ve artık koku 14 saat gelmez. Bu da sana yeter, bir gün gelir koku da tamamen gider.

Yani eğer ki ilaçsız bir yöntem az da olsa işe yarıyorsa buna yılmadan devam etmelisin. Migroslarda kefir mayası satılıyor, eğer arzu edersen evde sen de mayalayıp kendi kefirini yapabilirsin, çok daha ucuza gelir.


Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 21-Nisan-2024 Saat 15:12
Mayalı ve probiyotiklli şeyler bende egzama yapıyor, kefiri çok sevsem de içtikten 6-7 saat sonra ellerimde kaşıntılı egzama çıktı.
Zaten bu ağız kokusu sibo candida ilintili şeyler, kimse bana bu meselenin sadece ağızla ilgili olduğunu iddia edemez. Ağız, bu sindirimi mahveden bakterilerin son durağı sadece. Sonuç/semptom yani, kök neden değil.
Ama dediğin gibi kardeşim, en kötü içmeye devam ederim, bugün gittim aldım iki tane daha.


Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 21-Nisan-2024 Saat 16:17
Orjinalini yazan: Guest

Mayalı ve probiyotiklli şeyler bende egzama yapıyor, kefiri çok sevsem de içtikten 6-7 saat sonra ellerimde kaşıntılı egzama çıktı.
Zaten bu ağız kokusu sibo candida ilintili şeyler, kimse bana bu meselenin sadece ağızla ilgili olduğunu iddia edemez. Ağız, bu sindirimi mahveden bakterilerin son durağı sadece. Sonuç/semptom yani, kök neden değil.
Ama dediğin gibi kardeşim, en kötü içmeye devam ederim, bugün gittim aldım iki tane daha.


Abicim ben sana diyim, bizde Sibo var. Kefir falan içince, ev yapımı bile olsa turşu yiyince benim de bağırsaklar coşuyordu. Zaten doktorlar sibosu olanlara kafanıza göre probiyotik falan almayın iyice coşturursunuz ordaki bakterileri diyor hep.

Mesela midedeki helicobacter pylori bakterisini izole etmeyi başaran doktor (ya da kimyager de olabilir) bunu laboratuvarda üretip kendisi içi h.pylori dolu sıvıyı içiyor ve 24 saat sonra belirtilerine bakıyor.

Adamın karısı adama ağzın kokuyor diyor. Midedeki h.pylori bazı kişilerde ağız kokusu yapıyor. İnce bağırsakta olmaması gereken bakterilerin olması hastalığı olan Sibo da doktorların dediğine göre ağız kokusu yapıyormuş.

Hatta size kendi gözlemlerime göre söyleyebilirim ki karaciğer ve/veya böbreklerinin çalışmasında da sıkıntılı olan kişilerin hem ağız/nefes kokuları hem de pis bir ter kokuları oluyor.

Bu olayı daha önce de dediğim gibi Murat hocam liderliğinde mide bağırsak, Kbb, hematoloji (kan bilimi), nefroloji (böbrek) dahiliye doktorlarından oluşan bir ekibin enine boyuna araştırması lazım.

Bazılarının şikayeti ağzı kapalıyken bile odayı kaplayan pis kokunun olması. Belli ki bu durum ağız kokusundan öte bir şey, bu kişilerin ağzı değil nefesi, teri de kokuyordur çünkü odayı kaplamaz ağız kokusu.



Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 21-Nisan-2024 Saat 18:58
Helicobacter midenin duvarına gömülüyor ve kendi yaşam alanı için mide pH’ını yükseltiyor, yani mideyi olması gerekenden daha bazik hale getiriyor ki bu sindirim için çok tehlikeli, burada bir sürü kişide gastrit olma sebebi de bu. Etkili ve yeterince sindirilemeyen besinler ince bağırsakta fermente oluyor ve çok fena gaz üretiyor, bunun yanında olması gerekenden fazla bir bakteri artışı oluyor.
Şimdi buraya kadar hepimiz biliyoruz (mühendisim ama tıpçı olsaymışım keşke😄)
Sibolulara probiyotik önermiyorlar, zaten olmaması gereken bakterilerle uğraşıyoruz. E antibiyotik lazım bunun için, tek çözüm bu görünüyor ama bu lanet bakteriler onlara da dirençli, antibiyotiği kullanırken çok iyi. Herkesin ağız kokusu geçiyor bu süreçte. Fakat dirençli oldukları için bırakır bırakmaz geri geliyor, filmlerde bir türlü ölmeyen zombiler gibi.
Ne yapacağız bilmiyorum.
O hb’yi keşfeden adamın hikayesini biliyorum, o bir antibiyotikle çözüyor işi. Ama bizim bünyelerimiz artık çok daha dirençsiz, ömrümüz boyunca et yiyerek hayvanlarda kullanılan antibiyotiklerden tutun tarım ilaçlarına kadar bir sürü zehir aldık bünyeye. O yüzden tedavi işe yaramıyor.


Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 22-Nisan-2024 Saat 10:20
Orjinalini yazan: Guest

Helicobacter midenin duvarına gömülüyor ve kendi yaşam alanı için mide pH’ını yükseltiyor, yani mideyi olması gerekenden daha bazik hale getiriyor ki bu sindirim için çok tehlikeli, burada bir sürü kişide gastrit olma sebebi de bu. Etkili ve yeterince sindirilemeyen besinler ince bağırsakta fermente oluyor ve çok fena gaz üretiyor, bunun yanında olması gerekenden fazla bir bakteri artışı oluyor.
Şimdi buraya kadar hepimiz biliyoruz (mühendisim ama tıpçı olsaymışım keşke😄)
Sibolulara probiyotik önermiyorlar, zaten olmaması gereken bakterilerle uğraşıyoruz. E antibiyotik lazım bunun için, tek çözüm bu görünüyor ama bu lanet bakteriler onlara da dirençli, antibiyotiği kullanırken çok iyi. Herkesin ağız kokusu geçiyor bu süreçte. Fakat dirençli oldukları için bırakır bırakmaz geri geliyor, filmlerde bir türlü ölmeyen zombiler gibi.
Ne yapacağız bilmiyorum.
O hb’yi keşfeden adamın hikayesini biliyorum, o bir antibiyotikle çözüyor işi. Ama bizim bünyelerimiz artık çok daha dirençsiz, ömrümüz boyunca et yiyerek hayvanlarda kullanılan antibiyotiklerden tutun tarım ilaçlarına kadar bir sürü zehir aldık bünyeye. O yüzden tedavi işe yaramıyor.


Sibo'ya bakan doktorlara fonksiyonel tıp uzmanı diyorlar ve muayene ücretleri çok pahalı. 2 li 3 lü antibiyotik kokteyli yapıp veriyorlarmış, anca öyle ölüyor ordaki mikroplar.

Yalnız bazı tavsiyelerini okudum onların,

Yemekleri ağızda en az 30 kez çiğneyeceğiz, sıvı bebe maması kıvamına gelene kadar, öyle yutacağız,

Yemeklerle beraber kesinlikle su, kola, hoşaf, çay, çorba içmeyeceğiz, mide asidini seyreltiyor çünkü su ve sıvı gıdalar. Yemeklerden 2 saat sonra çay, su vs içeceğiz.

Her yemekte bir tatlı kaşığı elma sirkesi içip mide asidini yükselteceğiz.

Mide asidini baskılayan mide koruyucu ilaçlar içiyorsak (proton pompası inhibitörleri) bunları bırakacağız, bunlar B12 ve demir eksikliğine sebep olup sindirimi daha da zorlaştırıp siboyu azdırıp bağırsakları da bozuyorlar.

İnce bağırsakta olmaması gereken bakterilerin en sevdiği yiyecekler olan şeker ve unu 1 hafta keseceğiz, bakalım vücut rahatlayacak mı.


Bunları yapınca şişkinlikte azalma, kokuda azalma vs olacak mı bi bakın.

İşe yarıyor görünürse ordaki bakterilerin belini kırıyorsunuz demektir.

Bunun bir belirtisi de die-off denilen belirtilermiş, ordaki bakteriler öldükçe ve vücuttan atıldıkça vucut değişik tepkiler veriyormuş, internetten araştırın.


Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 23-Nisan-2024 Saat 17:49
Hepsini yaptım.
İstanbul’da bu fonksiyonel tıpçılara ne paralar yedirdim, ne takviyeler kullandım.
Dışkıda, kanda bir sürü şey arandı parazit, candida… hepsi negatif. Özelde yapıldığı için dolar üzerinden ne paralar döktüm. hala üzülürüm ama giden paraya değil de o umuduma…
Umut tacirlerine kanmayın diyorlar ama iş öyle olmuyor, bunun cehaletle alakası yok, çaresizliğin boyutuyla alakası var.
Sırf protein,, düşük glisemik indeks, candida diyeti, Paleolitik, ketojenik… hepsini denedim, daha kötü oldum. Bir tek vegan beslenmek biraz kokuyu azaltıyordu ama o da sebebi ortadan kaldırmıyor, geçici çözüm.
Die off sendromunu da hiç yaşamadım, nasip olmadı 😂 çünkü ölmüyor namussuzlar


Mesajı Yazan: Anonim Tosbağa
Mesaj Tarihi: 24-Nisan-2024 Saat 19:45
Hocam siz hep mide bağırsak tarafına yoğunlaşmışsınız gibi ama Murat hoca oradan koku gelme ihtimalinin cok az oldugunu soyluyor daha cok diş ve kbb ye yoğunlaşmak lazim diye dusunuyorum. gecmis olsun.


Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 25-Nisan-2024 Saat 10:09
doğuştan gelen bir şansım var çok şükür dişlerim çok sağlam.
34 yaşımdayım, bugüne kadar ne bir çürüğüm oldu, ne başka bir şey. Sadece 20likleri çektirdim, onun dışında da düzenli diş taşı temizliği yaptırıyorum. Murat hocanın dediği gibi sert fırça kullanıyorum, dil temizliği vs.
Tek gitmediğim yer kbb, ama ne bir faranjitim var ne sinüzit. Çok nadir senede bir-2 kez başım ağrırsa ağrır. Nefes problemim yok.




Mesajı Yazan: Anonim Tosbağa
Mesaj Tarihi: 26-Nisan-2024 Saat 23:07
Orjinalini yazan: Guest

doğuştan gelen bir şansım var çok şükür dişlerim çok sağlam.
34 yaşımdayım, bugüne kadar ne bir çürüğüm oldu, ne başka bir şey. Sadece 20likleri çektirdim, onun dışında da düzenli diş taşı temizliği yaptırıyorum. Murat hocanın dediği gibi sert fırça kullanıyorum, dil temizliği vs.
Tek gitmediğim yer kbb, ama ne bir faranjitim var ne sinüzit. Çok nadir senede bir-2 kez başım ağrırsa ağrır. Nefes problemim yok.




Kronik sinüzit cok belirti vermiyor siz yine de birkac farkli kbb doktoruna gorunun derim. Diş icin de gorunun bence distan bakinca saglam olabilir ama dis kokunde dis etinde problem olabilir. Bu arada dislerinizin saglam olmasi cok iyi ben 23 yasindayim 1 kanal 4 dolgu yapildi daha 4 dolguluk dis var galiba siz dislerinize iyi baktiniz benim gibi kola icip yatmadniz. Suan dusunuyorum da kola icip yatmak bir disi curutmenin en hizli yolu galiba .


Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 28-Nisan-2024 Saat 23:30
Dedim ya diş için düzenli giderim zaten, doktorlar çürük ya da herhangi bir sorun görmediler.
Diş sağlamlığının genetik olduğunu düşünüyorum ben, bir de bu koku muhabbetinden ekstra dikkat ediyorum. Ama ben dişle ilgili olduğunu düşünmüyorum öyle olsa çocukluğumdan başlamazdı ağız kokusu.
Daha ilkokuldayken vardı.
Stres ve üzüntüyle artıyor, probiyotiklerle ve egzamayla bağlantılı bu ağız kokusu. Yani direk sindirim sistemi. Ama dediğim gibi bu bir sonuç. Bu sistemi bozan şey ne, muhtemelen kötü bakteri kolonizasyonu.
Nasıl geçecek inanın bilmiyorum.
Çiğnediğim sakızlar, Pelin otu dahil leş gibi bir sürü bitki, ağız ve bağırsak projiyotikleri… neler neler.
Çocuğum yok, düşünmüyorum da. Diyorum benimle mezara girsin bu lanet hastalık.


Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 29-Nisan-2024 Saat 08:51
Orjinalini yazan: Guest

Dedim ya diş için düzenli giderim zaten, doktorlar çürük ya da herhangi bir sorun görmediler.
Diş sağlamlığının genetik olduğunu düşünüyorum ben, bir de bu koku muhabbetinden ekstra dikkat ediyorum. Ama ben dişle ilgili olduğunu düşünmüyorum öyle olsa çocukluğumdan başlamazdı ağız kokusu.
Daha ilkokuldayken vardı.
Stres ve üzüntüyle artıyor, probiyotiklerle ve egzamayla bağlantılı bu ağız kokusu. Yani direk sindirim sistemi. Ama dediğim gibi bu bir sonuç. Bu sistemi bozan şey ne, muhtemelen kötü bakteri kolonizasyonu.
Nasıl geçecek inanın bilmiyorum.
Çiğnediğim sakızlar, Pelin otu dahil leş gibi bir sürü bitki, ağız ve bağırsak projiyotikleri… neler neler.
Çocuğum yok, düşünmüyorum da. Diyorum benimle mezara girsin bu lanet hastalık.


Öyle deme yaa, ümitsiz olma.

Vardır bir çaresi ama henüz bulunamamıştır.


Mesajı Yazan: kirmizi2
Mesaj Tarihi: 29-Nisan-2024 Saat 11:00
Orjinalini yazan: Guest

doğuştan gelen bir şansım var çok şükür dişlerim çok sağlam.
34 yaşımdayım, bugüne kadar ne bir çürüğüm oldu, ne başka bir şey. Sadece 20likleri çektirdim, onun dışında da düzenli diş taşı temizliği yaptırıyorum. Murat hocanın dediği gibi sert fırça kullanıyorum, dil temizliği vs.
Tek gitmediğim yer kbb, ama ne bir faranjitim var ne sinüzit. Çok nadir senede bir-2 kez başım ağrırsa ağrır. Nefes problemim yok.



Tükürüğünüzün Ph'ı bazik olabilir, bu sayede dişleriniz daha az çürüyor


Mesajı Yazan: aydinmur
Mesaj Tarihi: 01-Mayıs-2024 Saat 21:02
Orjinalini yazan: kirmizi2

Tükürüğünüzün Ph'ı bazik olabilir, bu sayede dişleriniz daha az çürüyor


Bu doğru bilgidir.
Bir çok diş hekimi bile bu bilgiyi ihmal eder. Oysa ki, bir insanın salşyası ya baziktir, diş taşı yapar ya da asittir çürük daha fazladır. Genellikle ikisi aynı anda görülmez.
Çünkü asit ile baz birbirini nötürleyen tahterevalli gbi davranan birisi varken diğeri bulunmayan karşılıklı zıt özellikler taşır

pH, bir ortamdaki hidrojen iyon konsantrasyonunun kologaritmasıdır. Nötür 7.00 dir. Vücut sıvıları 7 civarındadır ve 7 civarında olmalıdır

7 nin altında asit, 7 nin üstünde alkali oluşur. Diş taşları alkali ortamda gelişirken diş çürükleri asit ortamda gelişir.

Keşke diş hekimliği öğrencilerine bunu okutabilsek
-M


Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 03-Mayıs-2024 Saat 10:10
Murat hocam, peki salyanın ya da halk arasındaki tabirle tükürüğümüzün asidik veya bazik olmasının Tip1 dil sırtı ve ağız içi kaynaklı ağız kokusuna olumlu ya da olumsuz bir etkisi var mıdır?

Benim 15 yaşındayken azı dişime dolgu yaptırdık çürümüştü, muhtemelen salyam asidik.

Tip1 koku olanların asidik olma ihtimali daha mı çok bu duruma göre?

Yanlış hatırlamıyorsam daha önce salyanızın asidik ya da bazikliğini dışarıdan müdahale ile değiştiremezsiniz demiştiniz hocam, doğru mu hatırlıyorum?


Mesajı Yazan: aydinmur
Mesaj Tarihi: 05-Mayıs-2024 Saat 20:49
Orjinalini yazan: Tospik

Murat hocam, peki salyanın ya da halk arasındaki tabirle tükürüğümüzün asidik veya bazik olmasının Tip1 dil sırtı ve ağız içi kaynaklı ağız kokusuna olumlu ya da olumsuz bir etkisi var mıdır?

Benim 15 yaşındayken azı dişime dolgu yaptırdık çürümüştü, muhtemelen salyam asidik.

Tip1 koku olanların asidik olma ihtimali daha mı çok bu duruma göre?

Yanlış hatırlamıyorsam daha önce salyanızın asidik ya da bazikliğini dışarıdan müdahale ile değiştiremezsiniz demiştiniz hocam, doğru mu hatırlıyorum?



Soru güzel
Kitabımda bu konuya uzuun bir bölüm ayırmıştım. Mukoza yüzeyindeki redoks reaksiyonları başlığında.
Çıkkısa özetlemek isterim:
Asitte tip 1 ağız kokusu azalırken bazik ortamda artar.
Diş çürüğü asit ortamda artar, abzik ortamda azalır.
Diş taşı bazik ortyamda artar. Asit ortamda azalır
Bir insanın ağzındaki pH derecesi beslenme sırasında geniş aralıkta dalgalanır. 7.3, yemekten sonra 5'e kadar düşer 20 dak-saatler arasıunda değişen süre sonra 7.5 lara yükselir. Sonra yeniden 7 ye düşer. Bu dalgalanmaya Stephan eğrisi adı verilir. Gün içinde beslenme ile sayısız Stephan eğrisi oluşur. Negatif tepe ortalamaları bireyin ağız vasatı pH derecesi hakkında genel bir fikir verir. Çocuklarda aside kayarken erişkin yaşlara geldikçe bazikleşir. Bu sebeple çocuklar diş çürüğüne, erişkinler diş taşına eğilimlidir. Odalar dolusu yazabilirim ama bu kadar özet işinizi görür.


Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 24-Mayıs-2024 Saat 19:24
https://www.agizkokusu.org/forum/forum_posts.asp?TID=3209&KW=PH%92%FD

Bu başlıkta değinmiştim konuya zaten..

Kesinlikle bununla alakası var ağız kokusunun, bende mesela taş olur sürekli, çürük hiç olmaz. Tükürüğümün bazik olduğunu düşünüyorum. Ev yapımı sirkeli salata yediğimde koku sıfırlanıyor ama çok kısa süre sonra tekrar başlıyor.
Ama bana göre bu da bir semptom, buna neden olan kök neden ne? Neden bazılarının tükürüğü bazik?

Hepiniz bilirsiniz, flagl kullandığınızda ağzınızda bir ferahlık olur, tükürük salgınız artar. Sebebi yine bu tükürük meselesi.
Zaten bakteriler bazik ortamı severler. Ağzımız bazik olduğunda kuruyor ve bakterilerin üremesi için ideal ortam oluşturuyor.

Bu durum nasıl düzelir bilmiyorum, Aydın hocam diş hekimlerinin diş taşı temizlemekten başka yapabilecekleri bir şey var mıdır bu konuda?


Mesajı Yazan: Guest
Mesaj Tarihi: 24-Mayıs-2024 Saat 19:27
Örneğin hb yaşamak için ortamı bazik hale getiriyor. Acaba ağzımızda da mı var bu bakteri ? O yüzden mi antibiyotik kokuyu kısa süreliğine de olsa geçiriyor?


Mesajı Yazan: Kelime
Mesaj Tarihi: 02-Temmuz-2024 Saat 20:03
Heicobakterpilori diş taşlarında da bulunuyor. Murat Aydın veya başka biri yazmıştı. Antibiyotiğin ağız kokusunu geçirme nedeni ise vücuttaki tüm bakterilere zarar vermesi. Antibiyotik = yaşam karşıtı. Bu yüzden ilacı bırakınca koku geri geliyor.



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat