ALAHA ŞÜKÜR İYİLEŞTİM GALİBA
Nereden Yazdırıldığı: Agiz Kokusu+
Kategori: AĞIZ KOKUSU Soru ve cevapları
Forum Adı: Ben iyileştim
Forum Tanımlaması: Ağız kokusundan kurtulup iyileştiyseniz bize anlatınız
URL: http://www.agizkokusu.org/forum/forum_posts.asp?TID=3136
Tarih: 24-Kasım-2024 Saat 01:10
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.06 - http://www.webwizforums.com
Konu: ALAHA ŞÜKÜR İYİLEŞTİM GALİBA
Mesajı Yazan: İlkay
Konu: ALAHA ŞÜKÜR İYİLEŞTİM GALİBA
Mesaj Tarihi: 22-Şubat-2023 Saat 21:25
Merhaba.
İyileştiğimi birkaç başlığın altına yazdım ama galiba ayrı bir başlık açmam lazım çünkü yazdıklarımı çoğu kişi görmeyip hâlâ umutsuzca paylaşım yapmakta maalesef. Hatta bir tane üye intihar etmek istediğini yazmış, çok üzülüyorum yapmayın nolur....
Ben 2010'dan beri siteyi takip ediyorum ve Murat Hocamıza da muayene olmuştum. Daha sonra; dişlerdeki sorun, mide,kbb,dahiliye ve alternatif tıp derken hepsini tek tek bir iki yılda çözdüm... Sonuç aynıydı. Hâlâ ağzımda kötü tat ve koku vardı.
Hocamızın emek verip kurduğu bu forumdan gördüğüm ve mantıklı gelen her şeyi denedim. Bademcik taşı olabilir diye ayrıca doktora gittim. Aldırmak da istedim vs... Yani burda mantıklı gelen her ayrıntıyı denedim. Ne taş vardı ne de midemde sorun,dişler de harikalar yaratıyormuş zaten temizlettim yaptırdım vs. diş etlerim çok sağlıklıymış. Dil hariç.. Dilimdeki o tabakayı hiçbir diş doktoru uyarmadı, Murat Hocam bile...
Sorun şuydu;
Ben 'mantıklı gelen şeyleri denemiştim'
Ama bana mantıklı gelmeyen şey beni iyileştirdi...
Yani bağırsak sorunum varmış. Burda birçok kişi diyet veya bağırsak sorunu ile ilgili şeyler yazıp çizdi. Kandida mantarı, sibo vs. Gibi....
Bilime ve sağlığa ters şeyler olduğunu duyunca zaten bir bağlantı kuramadım ve önemsememiştim.. Çok büyük hata etmişim. Burada yazılan bağırsak sorununu kaale alsaydım eğer 6-7 yıl evvel iyileşmiş olacaktım belki de.....
Aytuğ Altundağ Hoca'yı ilk defa burda duydum ve olumsuz yorumlardan dolayı ve bağırsak olayının bilim dışı olduğunu vs vs. Öğrenince para tuzağıdır ticarettir diye kulak asmamıştım..
Sonra beklentisiz bir şekilde randevu aldım. İlk 1 ay antibiyotik ve diyet şeklinde uyguladım doktorun dediğini. Sonra buraya giriyordum arada zaten. Yine girmiş bulundum ve umutlarım gitti. Neymiş? ' antibiyotik bitince koku gelecekmiş' Benim korkularım başladı. Yine koku gelecek diye ama öyle olmadı. Şu an 5. Ayım bitti ve bu 5 ay içimde korku da vardı ama fırsat bu fırsat deyip içimdeki her şeyi özgürce yaşadım.. mutluluğu, hüzünü, öz güveni. İnanır mısınız bir kere bile sakız çiğnemedim... Gelecek ay kontrolüm var bakalım..
Ben 41 yaşıma girdim. 30 yıl vücudum bu kaosa alışmış şekilde devam ediyor. Dolayısıyla kolay olmayacak...
Yani Aytuğ Hoca'ya gidip her direktifini uygulayan var mı içimizde? Gidenler birçok şeyi yarım yamalak yapmış çünkü... Ben söylediği her kuralı, diyeti harfi harfine uyguladım. Dile kolay 30 yıl ya. Vücut antibiyotikle her zehiri dinginliyor ve sana boşaltmak kalıyor. Bir zahmet sen de az dişini sık ve yardımcı ol değil mi? 30 yıl ya 30 yıl...
İşin özü şu. Yıllardır türlü yöntemler deniyoruz ve belki de bir ev parası harcadık ama çare bulamadık... Bir tane daha deneyelim.. Bu forumda bağırsak olayı çığır açmış durumda ve bunu görün lütfen. Ben geç kaldım ama siz geç kalmayın. Beklentisiz gidin muayene olun. Bir miktar paranız da buna gitsin ne olacak? Yıllardır deniyoruz. Bir kere daha deneyin...
Özellikte tosbik üyemiz sen git dene lütfen. Çok çaba gösteriyorsun görüyorum hepsini. Bana çok dua edeceksin eminim. Şikayetlerin bana yakın gibi.
Hatta reklam sanıyorsanız aranızdan bir kişi gitsin muayene olsun ve sonucu burda paylaşsın ama her şeyi uygulaması lazım. Cidden çok zor. Bu 5 ay nasıl geçti bir de bana sorun:(((( Tek başıma bi çareydim ama başardım. Size yalvarırım siz de başarın.
Hatta para toplayabiliriz aramızda bir kişi gitsin... Yani bu kadar ısrar ediyorum daha ne yapayım bilmiyorum. İyileşmek isteyen dener arkadaşlar. Benden bu kadar.
|
Cevaplar:
Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 23-Şubat-2023 Saat 08:24
Orjinalini yazan: İlkay
Merhaba.
İyileştiğimi birkaç başlığın altına yazdım ama galiba ayrı bir başlık açmam lazım çünkü yazdıklarımı çoğu kişi görmeyip hâlâ umutsuzca paylaşım yapmakta maalesef. Hatta bir tane üye intihar etmek istediğini yazmış, çok üzülüyorum yapmayın nolur....
Ben 2010'dan beri siteyi takip ediyorum ve Murat Hocamıza da muayene olmuştum. Daha sonra; dişlerdeki sorun, mide,kbb,dahiliye ve alternatif tıp derken hepsini tek tek bir iki yılda çözdüm... Sonuç aynıydı. Hâlâ ağzımda kötü tat ve koku vardı.
Hocamızın emek verip kurduğu bu forumdan gördüğüm ve mantıklı gelen her şeyi denedim. Bademcik taşı olabilir diye ayrıca doktora gittim. Aldırmak da istedim vs... Yani burda mantıklı gelen her ayrıntıyı denedim. Ne taş vardı ne de midemde sorun,dişler de harikalar yaratıyormuş zaten temizlettim yaptırdım vs. diş etlerim çok sağlıklıymış. Dil hariç.. Dilimdeki o tabakayı hiçbir diş doktoru uyarmadı, Murat Hocam bile...
Sorun şuydu;
Ben 'mantıklı gelen şeyleri denemiştim'
Ama bana mantıklı gelmeyen şey beni iyileştirdi...
Yani bağırsak sorunum varmış. Burda birçok kişi diyet veya bağırsak sorunu ile ilgili şeyler yazıp çizdi. Kandida mantarı, sibo vs. Gibi....
Bilime ve sağlığa ters şeyler olduğunu duyunca zaten bir bağlantı kuramadım ve önemsememiştim.. Çok büyük hata etmişim. Burada yazılan bağırsak sorununu kaale alsaydım eğer 6-7 yıl evvel iyileşmiş olacaktım belki de.....
Aytuğ Altundağ Hoca'yı ilk defa burda duydum ve olumsuz yorumlardan dolayı ve bağırsak olayının bilim dışı olduğunu vs vs. Öğrenince para tuzağıdır ticarettir diye kulak asmamıştım..
Sonra beklentisiz bir şekilde randevu aldım. İlk 1 ay antibiyotik ve diyet şeklinde uyguladım doktorun dediğini. Sonra buraya giriyordum arada zaten. Yine girmiş bulundum ve umutlarım gitti. Neymiş? ' antibiyotik bitince koku gelecekmiş' Benim korkularım başladı. Yine koku gelecek diye ama öyle olmadı. Şu an 5. Ayım bitti ve bu 5 ay içimde korku da vardı ama fırsat bu fırsat deyip içimdeki her şeyi özgürce yaşadım.. mutluluğu, hüzünü, öz güveni. İnanır mısınız bir kere bile sakız çiğnemedim... Gelecek ay kontrolüm var bakalım..
Ben 41 yaşıma girdim. 30 yıl vücudum bu kaosa alışmış şekilde devam ediyor. Dolayısıyla kolay olmayacak...
Yani Aytuğ Hoca'ya gidip her direktifini uygulayan var mı içimizde? Gidenler birçok şeyi yarım yamalak yapmış çünkü... Ben söylediği her kuralı, diyeti harfi harfine uyguladım. Dile kolay 30 yıl ya. Vücut antibiyotikle her zehiri dinginliyor ve sana boşaltmak kalıyor. Bir zahmet sen de az dişini sık ve yardımcı ol değil mi? 30 yıl ya 30 yıl...
İşin özü şu. Yıllardır türlü yöntemler deniyoruz ve belki de bir ev parası harcadık ama çare bulamadık... Bir tane daha deneyelim.. Bu forumda bağırsak olayı çığır açmış durumda ve bunu görün lütfen. Ben geç kaldım ama siz geç kalmayın. Beklentisiz gidin muayene olun. Bir miktar paranız da buna gitsin ne olacak? Yıllardır deniyoruz. Bir kere daha deneyin...
Özellikte tosbik üyemiz sen git dene lütfen. Çok çaba gösteriyorsun görüyorum hepsini. Bana çok dua edeceksin eminim. Şikayetlerin bana yakın gibi.
Hatta reklam sanıyorsanız aranızdan bir kişi gitsin muayene olsun ve sonucu burda paylaşsın ama her şeyi uygulaması lazım. Cidden çok zor. Bu 5 ay nasıl geçti bir de bana sorun:(((( Tek başıma bi çareydim ama başardım. Size yalvarırım siz de başarın.
Hatta para toplayabiliriz aramızda bir kişi gitsin... Yani bu kadar ısrar ediyorum daha ne yapayım bilmiyorum. İyileşmek isteyen dener arkadaşlar. Benden bu kadar.
|
Kurtulmana çok sevindim inan.
Ben de sorunun bağırsak kaynaklı oldugunu düşünüyorum çünkü benim bağırsaklarım kendimi bildim bileli hep sorunluydu.
Geleneksel tıpta bile dilden hastalık teşhisi yapılırken dile bakıyorlar ve dilin orta arka kısımlardaki pasın mide bağırsak hastalığından kaynaklandığını binlerce yıldır söylüyor adamlar.
Daha önce video bağlantısını da atmıştım buraya. Dr hanım sibo (ince bağırsakta olmaması gereken bakterilerin aşırı üremesi) hastalığı ağız kokusu yapar dedi.
Bağırsak florası bozuk insanların yedikleri içtikleri tam olarak öğütülemiyor ve ortaya yarı öğütülmüş, tam sindirilememiş, kokuşmuş, çürümüş, iğrenç bir dışkı meydana geliyor ve bunun yaydığı iğrenç koku bir şekilde bağırsak duvarlarından emilip (geçirgen bağırsak sendromu) ordan kana karışıyor ve kan aracılığıyla akciğerler vs o kokudan nasibini alıyor ama dilin sırtında nasıl koku yapıyor orasını anlayamıyorum bir türlü.
Dilini bırak fırçalamayı çamaşır suyuyla da silsen o koku asla tamamen sıfırlanmıyor. Bakteriler de o hızda üretip koku yapamayacağına göre bu kokunun asıl kaynağı başka bir yer.
Yani çok afedersiniz ama çinkolu ağız suyunu, diş macununu, karbonatlı suyu boka döksen o bile kokmayı bırakır fakat ağzımız sürekli koku üretmeye devam ediyor.
Bu bakteriler bir tek bizde koku üretiyor olamaz. 2-3 günde bir fırçalayanlarda neden koku olmuyor sorusunun cevabını tıp veremiyor.
Murat hoca alkol içenin ağız kokusundan kurtulma imkanı yoktur diyor ama sürekli içip de ağzı zerre kokmayan tanıdıklarım var.
Kısacası ben de kokunun çoğumuzda mide bağırsak kaynaklı (özellikle bağırsak) kaynaklı olduğunu düşünüyorum.
Kokunun %70'i bağırsaktan %30'u dil sırtından geliyor. Dilini temizleyince koku tamamen sıfırlanmadığı için demek ki asıl sebep dilde değil. Oraya bi şekilde bi yerlerden koku geliyor.
|
Mesajı Yazan: siyah06
Mesaj Tarihi: 09-Mart-2023 Saat 09:34
|
İlkay bey bu süreçteki diyetiniz nasıl bir diyetti? Nelerden feragat ettiniz? Hangi ilaçları kullandınız ve ne kadar süreli kullandınız? Bu süreci bizimle elinizden geldiği kadarıyla eksiksiz paylaşır mısınız?
|
Mesajı Yazan: kaderarkadaşlar
Mesaj Tarihi: 13-Mart-2023 Saat 00:53
|
Süt ve süt ürünleri kesinlikle yasak, makarna tarzı karbonhidratlar ekmek vs, mayalı ürünler, paketlenmiş hazır gıdalar, yanlış hatırlamıyorsam şekerli şeylerde yasaktı(15 gün tedavi süresince)Bu süreçte mide koruyucu ve 2 farklı antbiyotik, probiotik, bir dil mantarı önleyici şurup, dişçilerin genelde verdiği gargara, dil fırçası macunu vs… benim baya oldu çok net olmamakla birlikte hatırladıklarım bunlar. Kendi tedavim için konuşuyorum ben o süreçte ve sonrasında koku açısından rahatladım ve dil temizleme ile bilinçlendim fakat. İlaçların yan etkilerini yaşadığımı düşünüyorum. O süreçte ve sonrasında vücuduma ağır geldiğini düşündum( bunlar yaşadıklarım sizi etkilemek için yazmıyorum herkesin bünyesi farklıdır ) bana kesin çözüm olmadı ama bir başkası belki tamamen kurtulur. Ama genel olarak tüm neden olabilecek hastalıklara yönelik ilaç kullanıyorsunuz bu süreçte ve gerçekten kolay değilmiş şimdi bakıyorum ve henüz küçüktüm şimdiki aklım olsa şifamı ararken bukadar bedenimi yormazdım. Bir de ilk gittiğinizde tahta birşeyle ( ismini hatırlayamadım) dil temizliği yapıyor dr bey.
|
Mesajı Yazan: İlkay
Mesaj Tarihi: 13-Mart-2023 Saat 23:17
Tekrar merhaba. Artık yazmak istemiyordum ama yine dayanamadım. Çünkü şuradan 1 kişi bile benim vesilemle iyileşse çok mutlu olcam. Benim yaşadığım mutluluğu sizlerin de yaşamasını çok istiyorum. Hatta googledan girenler de görüyor onlara da belki yardımım olur diye yazmak istedim. 6. Ayım doldu galiba geçen gün kontrole gittim yine. Ve değerlerimin biri sıfırlanmıştı. Diğerleri de çok çok düşüktü. O da kahve ve arada kaçamak börek çörek yediğim için olsa gerek...... doktor yine probiyotik verdi sadece ve diyete yine devam et dedi. Şahane gidiyorsun dedi. İçeri girince 6 aylık bebek gibiyim hocam dedim. Yeniden doğmuşum sanki.
Sırada beklerden 25 yaşında güzel bi kız ile tanıştım. Elindeki test sonucundan anladım ki aynı sorundan dolayı burdaydık. Geçmiş olsun dedim ve konuya girdim
Kız danimarkadan gelmiş. Daha doğrusu d ile başlayan bi ülkeydi aklımda bu kaldı. Ona da başka doktor aytuğ hocayı tavsiye etmiş. Buradan otel tutup gelip gidiyormuş. Onun da 5. Ayı falanmış ama test sonucuna baktım hala 25 ti. Yani yüksekti. İlaçları kullanmış fakat ekmek yiyormuş hala:) onu sıkıştırdım lütfen dedim doktorun verdiği diyete uy. Bak ben uydum ve sonucum sıfırlanmış. O da çocukluktan beri bu durumdaymış. Bayağı bi sohbet ettik. Kendi yaptığım glutensiz ekmek tariflerini falan verdim. Yani her şey doktorda ve ilaçlarda bitmiyo. Bizim de çaba göstermemiz lazım. Evet bu diyet çok zor ama bakın 6 ayda yeniden doğmuş gibi oldum. Değmez mi sizce?
Kaderarkadaşlar arkadaşın dediğini ben de yaşadım. İlaçlardan bazıları çok aşırı yan etki yaptı ama ben hemen doktoru aradım. Onu bırak şunu kullan falan dedi yani iletişim halinde bi şekilde başardık.
Tosbik arkadaşın dediği gibi, ben çinkolu ürünleri yıllar evvel alıp denemiştim. Hiç işe yaramamıştı ama şu an yine aldım ve kullanıyorum. İnanır mısınız sabah dil jeli ve gargarayı kullanıyorum akşama kadar onun tadı gitmiyor ne yersem yiyim... hatta son kontrole onları kullanıp gittim.
Bir çoğumuzun sebebi bağırsak ama bağırsak olmasa da Aytuğ hoca komple muayene ettiği için sorun neredeyse oraya yöneliyor. Mesela şu an benim sinüzite yönelti. Birde ilaçlar ve diyettte ağır gelen durumlar olursa arayın sorun. Rahatsız edin:)
Ben daha ne yapayım size. Yalvardım da her şeyde yaptım. Her yere gittiniz eliniz boş döndünüz biliyorum. Çünkü aynı şeyleri ben kat kat yaşadım:((( sizlere bir umut olmak istiyorum. Lütfen son bir kez deneyin. Saçma sapan sorular ve yorumlar yapmayın. Gidin kendiniz deneyin. Ben 5 saatlik yola gidiyorum bunun için. Hiç bir mazeret yapmayın lütfen. Bu sondu artık genelden yazmayacağım. Özel mesajlara bakmak için arada sırada girerim sadece. Sağlıcakla kalın.
|
Mesajı Yazan: sifa_95
Mesaj Tarihi: 14-Mart-2023 Saat 14:32
Merhaba. 10 yıldır bu platformdayım, uzun zamandır girmediğim için yeni üyelik aldım.
Uzun süren araştırmalarım sonucunda kendi adıma sorunun bağırsakta olduğunu anladım. Bu doğrultuda bahsettiğiniz beslenme biçimlerini uyguladım. Karbonhidratsız, sütsüz ve şekersiz ve bazen histaminsiz vs. Bunları aşamalı olarak şu şekilde yaptım;
1) Sadece beslenme biçimimi değiştirdim ve 1 sene boyunca diyeti asla bozmadım. Koku ve dildeki pas geçmedi. Ancak bağırsak sorunlarımdan, egzamalarımdan ve daha birçok hastalığımdan kurtuldum. Bu diyeti, bir hayat tarzı olarak görüp hayatım boyunca böyle beslenmeye karar verdim. Ayrıca bu süreçte vitaminler, mineraller damardan c vitaminleri vs her türlü dış takviyeyi kullandım. Probiyotikler hariç.
2) Diyet+ probiyotik denedim. Yine işe yaramadı. Koku ve dildeki pas gitmedi.
3) Diyet + antibiyotik + probiyotik denedim. Ve evet koku sıfırlandı, dilim kendiliğinden pembe oldu. Buradaki püf nokta şu; eğer diliniz kendiliğinden pembeye dönerse evet sorun bağırsaktadır ve koku sıfırlanmıştır.
Bu süreçte 10 gün antibiyotik kullandım, antibiyotik kulanırken probiyotik kullanılmıyor. Hemen ardından probiyotiklere başladım, dilimin pembe olduğu zaman dilimi de probiyotik kullanmaya başladıktan sonra gerçekleşti. Yani antibiyotik kullanırken koku zaten gidiyor ama sarı pas tabakası gitmiyordu. Probiyotikle birkaç günde pas tabakası sıfırlanıyor ve gerçek anlamda diliniz pembeye dönüyor. Ve koku tamamen gidiyor, soğan yeseniz bile sadece soğan kokuyorsunuz o yoğun dışkı kokusu asla olmuyor.
Sonuçta; bu süreci iki kere geçirdim. Çünkü probiyotik kullanmaya başladıktan sonra geçti evet ama bir ay sonra geri geldi hem pas hem koku. Bu arada beslenme aynı şekilde devam probiyotikte devam.. Sonra acaba probiyotik yetersiz mi kalıyor dedim yurt dışından VSL getirttim. Onu kullandığımda da birkaç hafta geçti sonra geri geldi. Ve bakış açımı probiyotiklere çevirdim. Ama hangi kombinasyonu kullanacaktım, bilmiyordum.
Sonra başka bir doktora daha gittim, yine antibiyotik ardından probiyotik kombinasyonu kullandım. Yine geçti ama sonra geri geldi. Ve bu arada şunu gözlemledim. Şeker yiyince bu meyve de olsa evet geri geliyordu. Karbonhidratı abarttığımda evet geri geliyordu. Bu karbonhidrat kinoa ve yulaf gibi sağlıklı bir karbonhidrat olsa bile.. ama ömür boyu sadece sebze ve etle beslenmek mümkün değil. Hayat şartları malum.
Bir dönem probiyotikleri bıraktım ve fermente gıdalardan probiyotik almaya karar verdim. Ve evet bingo yine geçti. Mesela fermente lahana turşusu yediğimde koku sıfırlanıyordu. Bir süre buna devam ettim ancak yine ve yeniden geri geliyordu. Sanırım patojenleri yenecek düzeyde probiyotik aşılamak mümkün olmuyordu. Bu arada bu sırada antibiyotik kullanmıyorum sadece lahana turşusuyla koku geçiyordu.
Bu süreçlerde buraya girip yazmadım, sonuca bağlayamadığım için. Fikir alışverişi yapabiliriz diye yazıyorum. Flora testi yaptırmayı düşündüm sonra. Bağırsaklarda hangi patojenler ağırlıkta ve benim bunları normal düzeye indirmek için hangi probiyotikleri kullanmam lazım. Ve hangi probiyotikler var bağırsaklarımızda hangileri eksik vs. Bir süredir bunu düşünüyorum ama yaptırmadım. Aranızda yaptıran var mı merak ediyorum? Bir de flora nakli çok mantıklı gelmesine rağmen senelerdir henüz sonuçları netleşmediği ve bilimsel çalışmalar yetersiz kaldığı için cesaret edemiyorum.
Benim deneyimlerim bu şekilde.
|
Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 14-Mart-2023 Saat 15:05
Orjinalini yazan: sifa_95
Merhaba. 10 yıldır bu platformdayım, uzun zamandır girmediğim için yeni üyelik aldım.
Uzun süren araştırmalarım sonucunda kendi adıma sorunun bağırsakta olduğunu anladım. Bu doğrultuda bahsettiğiniz beslenme biçimlerini uyguladım. Karbonhidratsız, sütsüz ve şekersiz ve bazen histaminsiz vs. Bunları aşamalı olarak şu şekilde yaptım;
1) Sadece beslenme biçimimi değiştirdim ve 1 sene boyunca diyeti asla bozmadım. Koku ve dildeki pas geçmedi. Ancak bağırsak sorunlarımdan, egzamalarımdan ve daha birçok hastalığımdan kurtuldum. Bu diyeti, bir hayat tarzı olarak görüp hayatım boyunca böyle beslenmeye karar verdim. Ayrıca bu süreçte vitaminler, mineraller damardan c vitaminleri vs her türlü dış takviyeyi kullandım. Probiyotikler hariç.
2) Diyet+ probiyotik denedim. Yine işe yaramadı. Koku ve dildeki pas gitmedi.
3) Diyet + antibiyotik + probiyotik denedim. Ve evet koku sıfırlandı, dilim kendiliğinden pembe oldu. Buradaki püf nokta şu; eğer diliniz kendiliğinden pembeye dönerse evet sorun bağırsaktadır ve koku sıfırlanmıştır.
Bu süreçte 10 gün antibiyotik kullandım, antibiyotik kulanırken probiyotik kullanılmıyor. Hemen ardından probiyotiklere başladım, dilimin pembe olduğu zaman dilimi de probiyotik kullanmaya başladıktan sonra gerçekleşti. Yani antibiyotik kullanırken koku zaten gidiyor ama sarı pas tabakası gitmiyordu. Probiyotikle birkaç günde pas tabakası sıfırlanıyor ve gerçek anlamda diliniz pembeye dönüyor. Ve koku tamamen gidiyor, soğan yeseniz bile sadece soğan kokuyorsunuz o yoğun dışkı kokusu asla olmuyor.
Sonuçta; bu süreci iki kere geçirdim. Çünkü probiyotik kullanmaya başladıktan sonra geçti evet ama bir ay sonra geri geldi hem pas hem koku. Bu arada beslenme aynı şekilde devam probiyotikte devam.. Sonra acaba probiyotik yetersiz mi kalıyor dedim yurt dışından VSL getirttim. Onu kullandığımda da birkaç hafta geçti sonra geri geldi. Ve bakış açımı probiyotiklere çevirdim. Ama hangi kombinasyonu kullanacaktım, bilmiyordum.
Sonra başka bir doktora daha gittim, yine antibiyotik ardından probiyotik kombinasyonu kullandım. Yine geçti ama sonra geri geldi. Ve bu arada şunu gözlemledim. Şeker yiyince bu meyve de olsa evet geri geliyordu. Karbonhidratı abarttığımda evet geri geliyordu. Bu karbonhidrat kinoa ve yulaf gibi sağlıklı bir karbonhidrat olsa bile.. ama ömür boyu sadece sebze ve etle beslenmek mümkün değil. Hayat şartları malum.
Bir dönem probiyotikleri bıraktım ve fermente gıdalardan probiyotik almaya karar verdim. Ve evet bingo yine geçti. Mesela fermente lahana turşusu yediğimde koku sıfırlanıyordu. Bir süre buna devam ettim ancak yine ve yeniden geri geliyordu. Sanırım patojenleri yenecek düzeyde probiyotik aşılamak mümkün olmuyordu. Bu arada bu sırada antibiyotik kullanmıyorum sadece lahana turşusuyla koku geçiyordu.
Bu süreçlerde buraya girip yazmadım, sonuca bağlayamadığım için. Fikir alışverişi yapabiliriz diye yazıyorum. Flora testi yaptırmayı düşündüm sonra. Bağırsaklarda hangi patojenler ağırlıkta ve benim bunları normal düzeye indirmek için hangi probiyotikleri kullanmam lazım. Ve hangi probiyotikler var bağırsaklarımızda hangileri eksik vs. Bir süredir bunu düşünüyorum ama yaptırmadım. Aranızda yaptıran var mı merak ediyorum? Bir de flora nakli çok mantıklı gelmesine rağmen senelerdir henüz sonuçları netleşmediği ve bilimsel çalışmalar yetersiz kaldığı için cesaret edemiyorum.
Benim deneyimlerim bu şekilde.
|
Sifa_95 ben de sana katılıyorum @İlkay da sorunun bağırsaklarda olduğunu düşünüyor ve @Diloy da.
Muhtemelen içtiğimiz antibiyotikler bağırsak floramızı mahvetti ve bir türlü toparlanamıyor.
Burda sordum ama cevap alamadım, şu anda kapalı olan ekşisözlük'te okumuştum. Adamın birine tenis maçında tanıştığı bir doktor söylemiş, eğer antibiyotik kullanımı sonrası bağırsak düzenin bozulduysa "Reflor" kullan diye. O da kullanmış ve düzelmiş, ishal, gaz, sancı her şey varmış onda.
Bu refloru araştırdım ben, sizler de araştırın, bu bir ilaç değil, reçeteli satılıyor ama tropik bir bitkiden elde edilen bir özsu bu. İçince bağırsakları onarıyor, probiyotik etkisi gösteriyormumuş, bu bitkinin yetiştiği yerdeki yerlilerden öğrenmiş bunu keşfeden doktor bunu.
Ben bunu alıp kullansam iyileşecekmiş gibi hissediyorum ama ya iyileşmezsem, şimdilik son umudum bu diye de almıyorum. :)
|
Mesajı Yazan: sifa_95
Mesaj Tarihi: 14-Mart-2023 Saat 15:30
Tospik,
Antibiyotiklerin floramı mahvettiğini düşünmüyorum çünkü hemen ardından ve uzun süre yoğun bir şekilde probiyotik kullandım. Bence antibiyotik şart. Öncelikle patojenlerin yüksek miktarda ölümü şart. Antibiyotik kullanmaddan ne probiyotik ne de prebiyotik işe yarar.
Mesela önceden de turşu yiyordum ben neden koku geçmiyordu? Ama şimdi geçiyor. Çünkü patojenleri yüksek miktarda öldürdüm ve yerini probiyotikle doldurdum. Bu arada şu anda eskisi gibi asla değilim. Probiyotik kombinasyonlarıyal günümü kurtarabiliyorum.
Örneğin, bir süre pancar kvass içiyorum bir süre lahana turşusu yiyorum bazen turşu suyu içiyorum. BBunlar endüstriyel değil bu arada ev yapımı. Bu şekilde kokuyu kontrol altına alabiliyorum. Bunun nedeni bir dönem antibiyotik ve ardından probiyotik kullanmış olmam.
Ve ekstra prebiyotikler de çok işe yarıyor ben de şu anda. Örneğin, bitter çikolata. Yüzde yüz bitter olması lazım ama. Çok acı bir tadı var ama kokuyu baskılıyor. Seyahatlerimde ve önemli toplantılarımda vazgeçilmezim. Örneğin, soğan. Bu da bir prebiyotik. Ve inanmayacaksınız ama soğan yediğimde ağzım kötü kokmak yerine soğan kokuyor ve o akşam hiç kötü koku gelmiyor. Yani benim floram şu anda bayağı iyi bence. Sadece son rötuşlar kaldı. Ama tam olarak bunu nasıl yapacağımı hangi probiyotikle bunu yapacağımı bilemiyorum.
Ayrıca ekşi mayalı glutensiz bir ekmek yediğim de de koku sıfırlanıyor. Önceden asla olmuyordu bu, neden şimdi? Çünkü floram toparladı. Ama bunların hepsini uzun süre tüketince etkisi gidiyor, sorun burada. Ben de dönüşümlü kullanıyorum. Bazen turşu baze kombu çayı bazen pancar kvass bazen şekersiz bitter çikolata vs.. Bu ürede bol yeşillikle yine prebiyotik destek vs.
Bir de şu anda kokuyu kontrol altına alabiliyorum ama sarı pas tabakası tam olarak gitmiyor. Bu yüzden de son noktayı koyamıyorum bu işe. Mühim olan o sarı pas tabakasının kendiliğinden pembeye dönmesi. O zaman tam olarak kurtuldum diyebilirim. Şu anda sadece kontrol altına alabiliyorum, diyorum.
|
Mesajı Yazan: sifa_95
Mesaj Tarihi: 14-Mart-2023 Saat 15:36
Benim çözümüm, doğru probiyotik kombinasyonuyla ömür boyu bu kokudan kurtulabiliriz. Bence kullandığım fermente ürünlerde bazı probiyotikler baskın geliyor ve bağırsaklara sadece onu yüklüyorum. Ardından diğer probiyotikleri yükleyemediğim için dengesizlik oluyor yine ve sarı pas tabakası tamamen gitmiyor. Doğru probiyotik ve ardından onları beslemek için prebiyotiklerle bu işin çözüleceğine inanıyorum.
Ancak flora testininin güvenirliliği de kafamı karıştırıyor. Ayrıca o testi doğru yorumlayacak bir de doktor gerekli. Henüz bunu bulamadım. Yoksa ben gittiğim yolun doğru olduğunu defalarca tecrübe ettim.
|
Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 14-Mart-2023 Saat 19:49
|
Antibiyotikle kesiliyor bir süre sonra yeniden başlıyorsa muhtemeldir ki sibo denen hastalıktır. Kalın bağırsak olsa orası kendini çabuk toparlıyor ama söz konusu olan ince bağırsak ise durum zorlaşıyor.
|
Mesajı Yazan: sifa_95
Mesaj Tarihi: 14-Mart-2023 Saat 21:05
Ben SIBO olduğunu düşünmüyorum. Ben de hiçbir belirtisi yok. Bir süre düşük fodmap yapmıştım zaten. Şimdide fermente ürünleri saymazsak düşük fodmap besleniyorum.
Bir de sibo'da bazı besinler rahatsız eder. Soğan gibi kükürtlü gıdalar mesela, karın ağrısı yapar.. İshal veya kabızlık gibi sorunlar mutlaka vardır. Bunlar zaten en seçiçi belirtileri. Bilemiyorum, nefes testi yaptırmak gerek tabi ama dediğim gibi önce belirtilerinden en az ikisini taşımak gerekiyor sanki.
|
Mesajı Yazan: kaderarkadaşlar
Mesaj Tarihi: 15-Mart-2023 Saat 02:21
|
İlkay sizin için gerçekten sevindim fakat ben (kendi adıma konuşayım) hastalığın , kokunun nedeninin kesin bulunmadan ihtimaller dahilinde kullandığım bu kadar ilaç için pişmanım. Şimdiki aklım olsa ( ki şu an bu arayıştayım) kesin nedeninin bulunup bir tedaviye başlanması noktasında dikkat etmek olurdu. Murat hocamın bu konu hakkındaki yorumlarını çok merak ediyorum aslında. Kendisi böyle bir tedaviye nasıl bakar? Ben arkadaşlarıma ufak ta olsa yanlış bir yönlendirme yapmak asla istemem. Bu benim yaşadıklarım ve herkesin tabiki tedavisi farklı sonuç verir. Beni okurken sadece daha geniş düşünün diye yazıyorum. Birşeyi yapın veya yapmayın diye değil. Yanlış anlaşılmak istemem
|
Mesajı Yazan: sifa_95
Mesaj Tarihi: 15-Mart-2023 Saat 19:08
Kaderarkadaşlar,
Haklısın ancak kesin tedavi diye bir şey yok. Deneme yanılma yoluyla gidiyoruz senelerdir. İnsanlar durduk yere bademcik ameliyatı, konka operasyonu vs gbi birçok yöntem deniyor. Asla sonuçların sana olumlu veya olumsuz getireceği şeyleri bilemezsin.
Mesela flora nakli. Çok mantıklı geliyor bana, ancak belki benim bağışıklığım jabul etmeyecek, bunu bilemem. Bunu doktor da bilemez büyük ihtimalle. Klinik araştırmalar yetersiz çünkü.
Bu yüzden üzülme, pişman olma. Hepimiz bir umut nidazollar, flagyler kullandık hele o h.pylori için üçlü antibiyotik setleri.. hepimiz kullandık. Ama bunlar doğruya giden yolda yaptığımız yanlışlardı. Ve bize çok şey öğretti.
Ben kullandığım bağırsak antibiyotikleriyle sorunun orada olduğunu anladım artık mesela. Yol katettim bence. Sadece probiyotik kısmını çözemedim henüz.. Her yanlış, doğruya giden bir adımdır.
|
Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 15-Mart-2023 Saat 19:54
|
Sifa_95 hangi antibiyotikleri kullandın? Bir de bu olayı doktoruna sordun mu? Neden antibiyotikleri bırakınca tekrar hortluyor diye? Adamlar bunun eğitimini almış deneme yanılmayla yıllarca bununla uğraşacağına git bi anlatsana derdini.
|
Mesajı Yazan: sifa_95
Mesaj Tarihi: 15-Mart-2023 Saat 22:51
Bir dönem trimoks ve biteral; bir dönem colidur ve mikostatin kullandım. İkisinde de sıfırlandı, sonraki dönemde de sıfırlandı.
Tospik, sorduğun sorunun umarım ne kadar yetersiz olduğunun farkındasındır. Tabi ki de sordum:) Deneme yanılma olayını yanlış anlamışsın. Kafama göre antibiyotik kullanmadıdm bunların hepsi doktor kontrolündeydi tabi ki de.. Ama hepsi geçeceğini söylediği için kullandık. Ve bu süre de kullandığımız antibiyotiklerin ana kaynağının anaerobik bakteriler olduğunu anladık. En azından ben bunu çıkardım. Yani bu bakterilere etki edden herhangi bir antibiyotik kullandığımda da koku sıfırlanıyordu. Sorun bunların ben de aşırı olması.
Antibiyotikten sonra başlamasının nedeni çok basit:)sormadan kendin bile cevaplarsın. bakterileri antibiyotikle öldürüyorsun ancak bunlar sporlu bakteriler yani uygun koşullarda tekrar çoğalıyorlar. Pastörize bir sütteki bakterilerin uygun ortamda çoğalıp ürünü bozması gibi.. Antibiyotik, tam bir sterilizasyon sağlamıyor yani..
Bu nedenle tekrar çoğalıyor. Ancak antibiyotikten hemen sonra probiyotik yüklemesi yaparsan işte koku sıfırlanmaya devam ediyor. yani antibiyotik bitti koku hemen başlamıyor probiyotik kullanırsan.. ama doğru probiyotik kombinasyonunu bulamadığımız için hala sorun yaşıyoruzz..
Ve elbette bunu da sordum doktorlara, hem de nicelerine.. ama hiçbiri yorum yapamıyor, bir doktordan flora testini öğrendim onunla çözeriz dedi ama sonra araştırmak için bekletiyorum şu anda.. anladın umarım..
Ayrıca doktorların hiçbiri sana detaylı açıklama yapmaz. sen kendin araştırarak öğrenirsin, türkiye'de kural budur :)
|
Mesajı Yazan: kaderarkadaşlar
Mesaj Tarihi: 16-Mart-2023 Saat 00:33
|
Şifa sende haklısın tabiki. Bana saçma gelen, sorgulatan şeyler var ve bunları daha fazla uzatmicam. Herkessin şifasını bulması dileğiyle
|
Mesajı Yazan: Xx1xX
Mesaj Tarihi: 16-Mart-2023 Saat 14:54
Arkadaşlar öncelikle merhaba
Bende yaklaşık dört ay önce dişlerimin belirli bir bölgesinden gelen tuza benzer bir tat vardı ve sigara yaktığım andan itibaren çok kötü bir koku oluşturuyordu veya hep vardı ben sigara kullandığım zaman hissediyordum bilmiyorum buna nazaran doktora gittiğimde gözle görülür birley olmadığını söylediler fakat ben başka bir doktor denemeyi tercih ettim ve oda bişey olmadığını söyledi sonra başka doktorlar vs. Sonra geniz akıntısı başladı sinüzitten dolayı burun tıkanıklığı eşlik etti buna birde ne zaman meydana geldiğini farketmediğim dil pası. Dil pası olmadığı zamanlarda dil temizliğini düzenli yapan biriydim ben. Ve sinüzite bağlı olarak konuşmadığım zamanda koku vardı.5 kutu antibiyotik bitirdim sinüzit tedavisi için ve sadece orta seviyelere indi geniz akıntısı sabahları uyandığımda burnum akıyo. Fakat koku olayını sadece sigara yaktığımda hissediyorum ben aksi taktirde bişey yok şuan. Birde dil pası ve dişlerimin belirli bölgesinden gelen tat var. Böyle bir durum başına gelen olduysa izlediği yolları benimle paylaşırsa çok sevinirim arkadaşlar herkese Allah şifa versin
|
Mesajı Yazan: Tospik
Mesaj Tarihi: 17-Mart-2023 Saat 14:10
Orjinalini yazan: sifa_95
Bir dönem trimoks ve biteral; bir dönem colidur ve mikostatin kullandım. İkisinde de sıfırlandı, sonraki dönemde de sıfırlandı.
Tospik, sorduğun sorunun umarım ne kadar yetersiz olduğunun farkındasındır. Tabi ki de sordum:) Deneme yanılma olayını yanlış anlamışsın. Kafama göre antibiyotik kullanmadıdm bunların hepsi doktor kontrolündeydi tabi ki de.. Ama hepsi geçeceğini söylediği için kullandık. Ve bu süre de kullandığımız antibiyotiklerin ana kaynağının anaerobik bakteriler olduğunu anladık. En azından ben bunu çıkardım. Yani bu bakterilere etki edden herhangi bir antibiyotik kullandığımda da koku sıfırlanıyordu. Sorun bunların ben de aşırı olması.
Antibiyotikten sonra başlamasının nedeni çok basit:)sormadan kendin bile cevaplarsın. bakterileri antibiyotikle öldürüyorsun ancak bunlar sporlu bakteriler yani uygun koşullarda tekrar çoğalıyorlar. Pastörize bir sütteki bakterilerin uygun ortamda çoğalıp ürünü bozması gibi.. Antibiyotik, tam bir sterilizasyon sağlamıyor yani..
Bu nedenle tekrar çoğalıyor. Ancak antibiyotikten hemen sonra probiyotik yüklemesi yaparsan işte koku sıfırlanmaya devam ediyor. yani antibiyotik bitti koku hemen başlamıyor probiyotik kullanırsan.. ama doğru probiyotik kombinasyonunu bulamadığımız için hala sorun yaşıyoruzz..
Ve elbette bunu da sordum doktorlara, hem de nicelerine.. ama hiçbiri yorum yapamıyor, bir doktordan flora testini öğrendim onunla çözeriz dedi ama sonra araştırmak için bekletiyorum şu anda.. anladın umarım..
Ayrıca doktorların hiçbiri sana detaylı açıklama yapmaz. sen kendin araştırarak öğrenirsin, türkiye'de kural budur :) |
Disbiyozis deniyormuş bu bağırsak hastalığına ve belirtileri arasında "geçmeyen ağız kokusu" yazıyor.
https://cetinkaraca.com/disbiyozis-nedir-nasil-tedavi-edilir/ - tıkla
|
|